Biz farkında olmasak da geliştiriciler, uygulamalarını birkaç dolara satmakla ücretsiz olarak sunmak arasında karar vermek için bolca kafa patlatıyorlar. Bazılarımız 0,99 dolara satılan uygulamaları pahalı bulsa da, iyi yazılımlar çok zamana ve çabaya ihtiyaç duyar.
Peki uygulamanın ücretini hangi faktörler belirliyor? Geliştiriciler öncelikle şu soruları kendilerine soruyorlar:
- Benim uygulamama benzer hangi uygulamalar satılıyor?
- Uygulamam diğerleriyle rekabet edebilecek neler yapıyor?
- Bu kategorideki uygulamaların ortalama fiyatı ne kadar?
- Bu uygulama için ben ne kadar para öderdim?
Bu soruları kendisine soran geliştirici, uygulamasının fiyatı için iyi bir başlangıç noktası belirlemiş oluyor. Bununla birlikte tek başına çalışan bazı geliştiriciler, pazarlamadan anlamadıklarını itiraf ediyorlar. Örneğin bir uygulamayı çok ucuza satmak, onun işe yaramaz olduğunun düşünülmesine neden olabiliyor. Bunun sebebi basit: Kullanıcılar, kaliteyi fiyatla ilişkilendirebiliyorlar.
Pazar payı da önemli
Fiyatlandırma konusunda pazar payının da önemi var. Örneğin kullanılan Mac sayısı, iOS kadar fazla değil. Hem bu yüzden, hem de geliştirilmeleri daha zor olduğundan Mac uygulamaları daha pahalı.
Bunun yanında masaüstü uygulamalar ve mobil uygulamalar arasında dev bir fark daha var: kullanıcıların işlevlerden beklentisi. Örneğin Fantastical, iPhone'da, iPad'de ve Mac'te benzer görünüyor ancak tamamen farklı biçimde çalışıyorlar. Kullanıcılar, bilgisayarda kullanacakları bir takvim uygulamasından çok daha fazla işlevsellik bekliyorlar. Sonuç olarak bir uygulama ne kadar küçük bir kesime hitap ediyorsa, satış sayısı o kadar az olacağından, fiyatın artması gerekiyor.
Fiyatlara API ve diğer hizmetler de dahil olmalı
Herhangi bir uygulama üçüncü parti hizmetle bağlantı kurduğunda bu, ücret gerektirebiliyor. Bu maliyetin de bir şekilde karşılanması gerekiyor. Örneğin çoğu geliştirici, kendi hava ve harita hizmetini yazmak ve tekerleği tekrar icat etmek yerine üçüncü parti hizmetlerden faydalanıyorlar. Bu da uygulamanın maliyetine ekleniyor. Örneğin CARROT Weather'ın kullandığı Forecast.io'nun fiyatlandırma politikasına göre her API çağrısı, 0,0001 dolara mal oluyor. 0,0001 dolar yüksek bir ücret gibi görünmeyebilir ancak uygulamanız popüler hale gelirse işler değişiyor. Bir günde binlerce telefonun tüm gün boyunca birkaç kez hava durumunu kontrol ettiğini düşünün. Bu, kabarık bir fatura demek.
Hava API'sı örneklerden sadece bir tanesi. Google Maps, Twilio ve Google Calendar'ın da kullanıma göre ücretlendirilen API hizmetleri var.