Piksel ızgaralar, matris farlar ve OLED stoplar
Otomobillerin ilk farları yakıtla çalışan lambalardı. 20. yüzyılın başında elektrikli akkor ampuller kullanılmaya başlandı. 1960’larda daha parlak halojenlere, 1990’larda HID xenonlara geçildi. Aynı yıllarda reflektörlü far tasarımlarının yerini projektör tipi farlar almaya başladı.
2000’lerin sonunda LED farlar sahneye çıktı. Bunlar daha verimli ve dayanıklıydılar. Ardından 2010’larda matris ve lazer farlar geldi. Matris farlar, bir LED dizisinden oluşuyor. Kamera öndeki araçları algılıyor ve sistem, karşıdakileri rahatsız etmeden yolun geri kalanını aydınlatmak için belirli LED’leri kısıyor.
Audi, BMW ve Mercedes matris farları ilk uygulayan markalardı ve zamanla aracı açıp kapatırken animasyonlar da eklendi. Ancak Çinli üreticiler işi bir adım öteye taşıdı: LED dizileri yerine projektörlerde gördüğümüz DLP (Dijital Işık İşleme) teknolojisini kullanmaya başladılar. Böylece farlar artık aracın önüne istenilen görüntüyü projeksiyon gibi aktarabiliyor.
Örneğin Çinli Aito M9 modeli, 2,6 megapiksel Huawei Xpixel DLP matris farlarıyla navigasyon rehberi için "ışık halısı", otonom sürüş davranış göstergeleri, yaya uyarıları ve acil durum sinyalleri projeksiyonları sunuyor. Araç park halindeyken düz bir yüzeye 100 inçlik bir dış mekan sinema perdesi bile yansıtabiliyorsunuz. Duvar bulun, mısırınızı alın, anında açık hava sinemasına hoş geldiniz.