40 yıllık felaketin mirası: Çernobil'de keşfedilen mantar, Mars yolculuğunun kalkanı oluyor
Çernobil'in karanlık köşelerinde, radyasyonla beslenerek büyüyen ve kendilerini kurşun gibi koruyan bir mantar türü keşfedildi. Bu radyotropik canlı, NASA'nın dikkatini çekerek uzay araçları ve üslerinin kozmik radyasyondan korunması için en hafif ve en güçlü aday haline geldi.
Ukrayna’daki Çernobil nükleer faciasının üzerinden yaklaşık 40 yıl geçmesine rağmen, bölgede kalan yüksek radyasyon seviyeleri, bilim dünyasını hayrete düşüren bir yaşam formunu besliyor. Terk edilmiş reaktör duvarlarında keşfedilen Cladosporium sphaerospermum adlı tuhaf, koyu renkli bir mantar, ölümcül serpintiye sadece dayanmakla kalmıyor, aynı zamanda bu radyasyondan beslenerek büyüyor.
Bilim insanları, bu mantarın bazı suşlarının, nükleer patlamaların en tehlikelisi olan gama ışınlarını, radyosentez adı verilen süreç ile tıpkı bitkilerin güneş ışığını kullandığı gibi kimyasal enerjiye dönüştürdüğünü tespit etti. Mantar, bu enerji dönüşümünü, insanlara da cilt rengini veren melanin pigmenti sayesinde gerçekleştiriyor. Radyasyon bu melanine çarptığında, mantarın büyümesi ve kendini onarması için gereken kimyasal enerjiyi atom düzeyinde üretiyor.
Uzay üsleri ve nükleer temizlik için çözüm
Bu radyasyonla beslenme yeteneği, C. sphaerospermum'u bilim ve teknoloji için kritik bir aday haline getiriyor. NASA, bu mantarı kullanarak Ay ve Mars üslerini kozmik radyasyondan koruyacak, ağır kurşun kalkanlardan çok daha hafif yapı malzemeleri olan “mantar tuğlalar” geliştirmeyi araştırıyor. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda yapılan testlerde, mantar uzay radyasyonuna maruz kaldığında 21 kat daha hızlı büyüdü ve yüzeylere nüfuz eden radyasyonu büyük ölçüde engelledi.
Ayrıca mantarın radyoaktif parçacıkları yakalayıp etkisiz hale getirme yeteneği de bulunuyor. Bu özelliği, mantarı Dünya üzerindeki nükleer atık sahalarının temizlenmesinde ve astronotların gelecekteki derin uzay görevlerinde karşılaşabileceği zararlı radyasyonu engellemede önemli bir araç yapabilir.
Çernobil’in yaban hayatı da değişiyor
Çernobil Yasak Bölgesi, radyasyon kirliliği nedeniyle yıllardır terk edilmiş durumda. Ancak yaban hayatı için bir sığınak haline geldiği de açık. Hatta bu bölgenin vahşi sakinleri, radyasyona karşı direnç gösterme konusunda evrimleşti.
Araştırmacılar, Çernobil’de dolaşan kurtların, kansere karşı koruma sağlayan genetik olarak değişmiş bağışıklık sistemleri geliştirdiğini buldu. Kurtlardan alınan kan örnekleri, kanserle bağlantılı genlerde koruyucu yeni mutasyonlar olduğunu gösteriyor. Bu keşfin, insanlarda kanser riskini azaltan genetik değişimleri belirlemede çığır açması bekleniyor.
Bunun yanı sıra, bölgedeki ağaç kurbağaları da melaninden kaynaklanan renk değişimleriyle daha koyu hale geldi. Bu değişim, kurbağaların nükleer radyasyona karşı daha dayanıklı yavrular üretmesine olanak sağladı.
Hem mantarların hem de hayvanların bu adaptasyonları, Çernobil felaketinin sonuçlarının bile, yaşamın hayatta kalma ve kendini geliştirme yeteneği sayesinde beklenmedik faydalar sağlayabileceğini gösteriyor.