İnsan ve yapay zeka iş birliğinde kontrol kimde olmalı?
TÜBİSAD Plus'ın son bölümünde Uğur Özker, yapay zekanın yaratıcılığı artırıcı etkilerini ve karar alma süreçlerinde insan denetiminin neden vazgeçilmez olduğunu açıkladı. Sağlık, hukuk ve finans gibi alanlarda tamamen AI'ye güvenmenin potansiyel tehlikeleri detaylandırıldı.
Teknoloji dünyasındaki gelişmeleri yakından takip eden TÜBİSAD'ın YouTube serisi TÜBİSAD Plus'ın yeni bölümü yayınlandı. Dr. Soner Canko'nun moderatörlüğünde gerçekleşen bölümde, yapay zeka teknolojileri konusunda fikir lideri Uğur Özker, üretken yapay zekanın tanımından başlayarak ekonomiye etkileri, insan ve yapay zeka arasındaki iş birliğinin önemi ve Türkiye'nin bu alandaki fırsatları gibi birçok başlıkta önemli değerlendirmelerde bulundu.
Programda, üretken yapay zekanın içerik oluşturma kapasitesi, yaratıcılığa etkisi ve öngörü gücü gibi yetenekleri ayrıntılı olarak incelendi. İnsan denetiminin yapay zeka süreçlerindeki kritik rolü vurgulanırken, Türkiye'nin finans, sağlık ve eğitim gibi sektörlerdeki yapay zeka potansiyeline dikkat çekildi. Ayrıca, veri odaklı gelecekte ortaya çıkabilecek yeni meslekler de konuşulan konular arasındaydı.
Yapay zekanın "öğrenmesi ama anlamaması" arasındaki temel fark, olasılık temelli çalışma prensibi ve zaman zaman ortaya çıkan "halüsinasyon" olarak adlandırılan yanlış bilgi üretme sorunları da ele alındı. Kuantum teknolojilerinin yapay zeka ile etkileşimi de programda değinilen teknik başlıklardandı.
Yapay zeka ve yaratıcılık dönüşümü
Uğur Özker, yapay zekanın insanın yaratıcılık yeteneğini nasıl dönüştürdüğüne dair şu değerlendirmelerde bulundu: "Yapay zeka, yaratıcılık yeteneğini biraz dönüştürerek daha güçlü hale getiriyor. Geçmişte yaratıcılık için sadece basit bilgilere veya kolay erişilebilir argümanlara sahiptik. Ancak artık yapay zeka sayesinde dünyanın dört bir yanındaki örneklere kolayca ulaşabiliyoruz. Yapay zeka, bu bilgileri arama yapmadan bize hazır bir şekilde sunabiliyor. Örneğin, bir pazarlama kampanyası oluştururken en iyi örnekleri bizim için bulabiliyor ve bu süreçte hızlı bir şekilde bir tür 'ücretsiz danışmanlık' sağlıyor. Eğitimle ilgili yeni bir içerik veya müfredat tasarlarken bile, yapay zeka bazen neye ihtiyacımız olduğunu bizden daha iyi düşünebiliyor. Modellerin başarı oranı arttıkça, öngörü ve karar alma mekanizmalarında da ciddi ve başarılı sonuçlar elde edilebiliyor."
Programda, Dr. Soner Canko'nun "Aklımızı kullanmadan, kendi zihnimizi kullanmadan her şeyi yapay zekaya emanet edebilir miyiz, etmeli miyiz?" sorusu üzerine Özker, insan kontrolünün önemini vurguladı: "Bu çok tehlikeli bir durum. Yapay zekada 'human in the loop' (karar alma sürecinde insan kontrolü) diye bir kavram var; bu, karar alma süreçlerinde her zaman insan denetiminin olması gerektiğini ortaya koyuyor. Yapay zekayı sadece otomasyon süreçlerinde ve operasyonel iş gücünü devretmede kullanmamız gerekiyor. Karar almayı tamamen yapay zekaya bırakırsak, bu durum çok tehlikeli sonuçlara yol açabilir. Örneğin sağlık alanında insanların hayatını kaybetmesine, hukukta yanlış kararlar ve cezalandırmalara ya da finansal durumlarda ciddi maddi kayıplar yaşanmasına neden olabilir."