İşlevsel kas dokusunu yoktan var ettiler. Hem de uzayda...
Araştırmacılar, parabolik uçuşlarla simüle edilen mikro yerçekimini kullanarak G-FLight sistemiyle işlevsel kas dokusu üretti. Bu başarı, Dünya'da zor olan damarlı doku üretimini kolaylaştıracak ve gelecekte astronotlar için kas kütlesi kaybı sorununa çözüm sunabilir.
ETH Zürih’teki bilim insanları, organ nakli ve uzay tıbbı alanlarında heyecan verici yeni bir keşfe imza attı: Büyük ve işlevsel kas dokusunun, Dünya'da karşılaşılan yerçekimi engeli olmaksızın, mikro yerçekimi ortamında 3 boyutlu yazıcılarla üretilebileceğini kanıtladılar.
Genellikle fiziksel nesneleri katmanlar halinde üreten bir üretim türü olan “3D baskı” uzayda zaten başarıyla kullanılıyor. Ancak kan damarları gibi karmaşık ve işlevsel insan dokusunu sıfırdan üretmek, özel bir yenilik gerektiriyordu. Bu başarının, gelecekte organların ihtiyaç duyan hastalar için biyobaskı yoluyla üretilebileceği ve nakil bekleme listelerinin kısalacağı bir geleceğe doğru atılmış dönüştürücü bir adım olduğu düşünülüyor. Ayrıca uzayda insan dokusu üretebilme yeteneği, gelecekteki tıbbi araştırmalar ve ilaç testleri için de yeni kapılar aralıyor.
Zürih Sağlık Bilimleri ve Teknoloji Departmanı’ndan yapılan açıklamaya göre, Dünya’da vücut dokusu üretmenin önündeki en büyük sorun, yerçekimi. Yerçekimi, baskı sürecinde kullanılan biyomürekkebe baskı uygulayarak kas liflerinin insan vücudundakiyle birebir aynı şekilde üretilmesini zorlaştırıyor. Bu baskı altındaki yapı, olması gerektiği kadar doğal ve güçlü bir formda oluşamıyor.
Parabolik uçuşlarla simüle edilen sıfır yerçekimi
Araştırmacılar, bu yerçekimi sorununu aşmak için özel parabolik uçuşlar kullanarak mikro yerçekimi koşullarını simüle etti. Ardından, G-FLight (Yerçekiminden Bağımsız Filamentli Işık) adını verdikleri kendi geliştirdikleri biyofabrikasyon sistemiyle ağırlıksız ortamda işlevsel kas dokusu üretmeyi başardılar.
Bu son araştırma, organ nakli bekleyen hastalar için büyük bir umut kaynağı. Bağışçılara ve doğru kan eşleşmesine güvenmenin neden olduğu uzun bekleme listeleri göz önüne alındığında, nakil için işlevsel insan organlarının biyobaskı yoluyla üretilmesi, tıp alanında devrim niteliğinde bir gelişme olabilir.
Mikro yerçekiminde 3 boyutlu doku baskısı, son zamanlarda ivme kazanan bir araştırma alanına dönüştü. Bazı bilim insanları uzayda yapay retina üretmeyi hedeflerken, karaciğer dokusu dahil olmak üzere diğer damarlı doku türleri de Dünya’da 3 boyutlu baskıyla başarılı bir şekilde üretilebiliyor. Hatta bilim insanları biyobaskı kullanarak yedek mesaneler yetiştirmiş ve 3 boyutlu yazıcıyla üretilen bir soluk borusunu başarıyla nakletmiş durumdalar.
İsviçre’den gelen bu haberler, sadece nakil tıbbı için değil, aynı zamanda astronotların kas kütlesi sorununa da çözüm olabilir. Mikro yerçekiminin kas kütlesine zarar verdiği biliniyor. Uzayda kas dokusu üretme ve test etme yeteneği, Uluslararası Uzay İstasyonu ve ötesindeki uzun süreli görevlere çıkacak astronotlar için uzay tıbbını ilerletecek. Örneğin, yapay kalplerin bile uzay ortamının astronotları nasıl etkilediğini test etmek üzere yörüngedeki laboratuvara gönderilmesi planlanıyor.