TikTok’tan yapay zekâ içeriklerini azaltan yeni özellik
TikTok, yapay zekâ içeriklerini azaltmak isteyen kullanıcılar için yeni bir “daha az AI göster” ayarı test ediyor. Ayrıca görünmez filigran teknolojisiyle AI videolarını daha güvenilir şekilde etiketlemeyi hedefliyor.
TikTok, kullanıcıların karşısına çıkan yapay zekâ içeriklerini kontrol edebilmesi için yeni bir özellik test etmeye başladı. Bu özellikle birlikte kullanıcılar, “For You” akışlarında daha az yapay zekâ içeriği görmek istediklerini belirtebilecek.
Yeni “daha az göster” ayarı geliyor
TikTok, önümüzdeki haftalarda uygulamaya eklenecek olan yeni ayarı, “konuları yönet” bölümüne ekliyor. Bu bölüm, kullanıcıların ilgi alanlarına göre önerilen videoları kişiselleştirmesini sağlıyor. Şirket blog yazısında, bu seçeneğin yapay zekâ içeriklerini “biraz azaltmak” isteyenlere yardımcı olmak amacıyla sunulduğunu belirtti.
Bu hamle, gerçek fotoğraf ve videoların AI içerikleri arasında kaybolduğu yönündeki şikâyetler sonrası Pinterest’in attığı benzer adımı takip ediyor.
1.3 milyardan fazla etiketli AI videosu
Son yıllarda diğer platformlarda olduğu gibi TikTok’ta da yapay zekâyla üretilmiş içerik hızla arttı. TikTok, kullanıcıların bu tarz videoları etiketlemesini zorunlu kılsa da şu anda platformda 1,3 milyardan fazla AI etiketi taşıyan video bulunduğunu söylüyor.
Şirket, AI içeriklerini tespit etmek için yaygın olarak kullanılan Content Credentials adlı filigran ve meta veri sisteminden yararlanıyor. Ancak bu yöntem her zaman kusursuz değil. İçerikler başka uygulamalarda düzenlendiğinde, kırpıldığında veya farklı platformlarda tekrar paylaşıldığında bu işaretler kolayca kaybolabiliyor.
Görünmez filigran teknolojisi yolda
TikTok, bu sorunu çözmek için “görünmez filigran” teknolojisini test edeceğini de duyurdu. Bu sistem, yalnızca TikTok tarafından okunabilen ek bir işaret katmanı ekleyerek yapay zekâ içeriklerinin daha güvenilir şekilde tespit edilmesini amaçlıyor.
Şirket, bu yöntemin kaldırılmasını güçleştiren sağlam bir işaretleme mekanizması sunduğunu ve kullanıcıları yanlış yönlendiren içeriklerin önüne geçmek için önemli bir adım olduğunu vurguluyor.