Tatilcileri koruyan sessiz nöbetçiler: Avustralya plajlarındaki sirke şişelerinin sırrı ne?

Avustralya kıyılarında yüzmek, etkileyici bir manzaranın keyfini çıkarmak demek olduğu kadar, bazı ölümcül canlılarla burun buruna gelme riskini de içeriyor. Plajlarda bulunan sirke şişeleri ise, tam da bu yüzden var...

Avustralya’nın tropikal kıyılarında yürürken karşınıza çıkan manzara genellikle aynı olur: Bembeyaz kumlar, turkuaz sular, hafif esen bir rüzgar… Ve tabii ki, sahil boyunca dikkatlice yerleştirilmiş plastik sirke şişeleri.

İlk bakışta tuhaf bir detay gibi duran bu şişeler aslında son derece önemli bir amaca hizmet ediyor: Denizanası sokmalarına karşı ilk yardım malzemesi olarak kullanılıyorlar.

Avustralya, karada olduğu kadar denizde de tehlikeli canlılarıyla tanınıyor. Ülkenin kuzey kıyılarında, dünyanın en zehirli deniz canlılarından biri olan kutu denizanası yaşıyor. Bu canlı, birkaç dakika içinde kalp durmasına yol açabilecek kadar güçlü bir zehre sahip. Kimi zaman yüzücüler bu canlılarla farkında bile olmadan temas edebiliyor.

Bunun yanında, boyutları yalnızca 1 - 2 santimetreyi bulan Irukandji denizanaları da bir başka risk kaynağı. Küçük olmalarına rağmen, etkileri büyük. Şiddetli ağrı, kas spazmları, baş dönmesi, mide bulantısı ve hatta panik atak benzeri tepkilere yol açabiliyorlar.

Bir de, halk arasında “mavi şişe” olarak bilinen fizalya var. Görünüşü etkileyici olsa da, sokması oldukça can yakıcı. Aslında bir denizanası değil, bir sifonofor. Ölümcül değil ama teması, ciddi şekilde rahatsız edici olabiliyor.

...Ve sirke şişeleri

İşte bu yüzden Avustralya’daki birçok plajda sirke şişeleri hazır bekliyor. Özellikle kutu denizanası sokmalarında sirke, deride kalan ve daha fazla zehir salabilecek nematosist adı verilen yapıları etkisiz hale getirmeye yardımcı oluyor. Plajda böyle bir durum yaşanırsa, sirkenin hemen dökülmesi ve ardından tıbbi yardım çağrılması öneriliyor.

Irukandji türlerinde sirkenin etkisi konusunda veriler biraz daha belirsiz, ama yine de ilk yardım olarak kullanılması tavsiye ediliyor. Bu tür sokmalar bazen gecikmeli belirtiler gösterebiliyor, bu yüzden zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak büyük önem taşıyor.

Fizalya sokmalarında ise sirke kullanımı ters tepebiliyor. Zehirli kapsüller aktive olabiliyor ve acıyı daha da artırabiliyor. Bu durumda yapılması gereken, deniz suyuyla dokunaçları temizlemek ve ardından etkilenen bölgeyi sıcak suya sokarak ağrıyı hafifletmek.

Bir de herkesin duyduğu ama pek işe yaramayan “idrarla müdahale” meselesi var. Bu, popüler kültürde sıkça yer bulsa da, bilimsel olarak etkili olduğu kanıtlanmamış bir yöntem. Hatta daha kötü sonuçlar doğurabiliyor; hem acıyı artırabiliyorr hem de enfeksiyon riskini yükseltebiliyor.

Kısacası, Avustralya plajlarında gördüğünüz sirke şişeleri, sadece sıradan bir detay değil. Bu basit ama etkili önlem, denizle iç içe geçen keyifli bir tatilin beklenmedik bir kabusa dönüşmesini önleyebilecek kadar önemli.

Sonraki Haber

Forum