Battlefield 6 İncelemesi: Sonunda yeniden Battlefield gibi hissettiriyor
Battlefield Studios, 2042’nin hayal kırıklığından sonra küllerinden doğuyor. Yeni Battlefield 6, seriyi köklerine döndürürken modern bir solukla yeniden inşa ediyor. Peki bu dönüş zafer mi, yoksa sadece bir umut mu?
This browser does not support the video element.
Battlefield 2042’nin yarattığı hayal kırıklığının ardından, Electronic Arts ve Battlefield Studios sahneye geri dönüyor. Battlefield 6, serinin kimliğini unutmadan modern kitleye ulaşmayı hedefliyor. Bu kez yalnızca DICE değil, Criterion Games, Ripple Effect ve Motive Studio gibi isimlerin de dâhil olduğu bir süper ekip görev başında. Oyun, Battlefield Labs projesiyle geliştiricilerin doğrudan oyunculardan aldığı geri bildirimlerle şekillenmiş.
Yeni yapım, tek oyunculu görev modunun geri dönüşünü, devasa çok oyunculu savaşları ve geliştirilen Portal modunu beraber getiriyor. Battlefield Studios, oyuncuların sesini duymuş ve “Battlefield nasıl olmalı?” sorusuna net bir yanıt vermiş gibi görünüyor.
Görev: Dagger ekibinin mücadelesi
Battlefield 6’nın hikayesi gelecekte, 2027 yılında geçiyor. NATO, başkanının suikastıyla sarsılırken, dünya düzeni çöküyor. Bu boşluktan faydalanan özel askeri güç PAX Armada, eski müttefiklerin desteğiyle küresel bir tehdit haline geliyor ve işte biz de tam bu noktada devreye giriyoruz. Oyun boyunca “Dagger” isimli elit bir ekibin üyesi olarak dokuz görevde PAX’ın planlarını durdurmaya çalışıyoruz.
Ekibimiz dört ana karakterden oluşuyor: saldırı uzmanı Haz Carter, mühendis Dylan Murphy, keskin nişancı Simone “Gecko” Espina ve destek birimi Cliff Lopez. Her biri, elbette çok oyunculu modlardaki klasik Battlefield sınıflarını temsil ediyor. Görevden göreve farklı karakterleri kontrol etmek, taktiksel çeşitlilik sağlıyor. Emrimizdeki küçük ama işlevsel komut sistemiyle takım arkadaşlarımıza düşman işaretleme, mevzi yıkma veya mühimmat desteği sağlama gibi emirler de verebiliyoruz.
Yapay zeka dengesiz davranıyor
Ama bence bölüm tasarımı bu potansiyeli tam kullanamıyor gibi. Bazı bölümler dar ve doğrusal, yani özgürlük alanı kısıtlı. Efsanevi Bad Company ruhunu özleyenler için bu biraz hayal kırıklığı yaratabilir. Ayrıca özellikle düşman tarafındaki yapay zekânın dengesizliği de göze çarpıyor.
Çevre yıkımının geri dönmesi ise hem görsel olarak güzel görünüyor hem de gerçekçiliği artırıyor. Binalar çöküyor, duvarları delip geçebiliyorsunuz, molozlar dinamik olarak savaş alanını değiştiriyor. Ancak bu özgürlük her görevde aynı ölçüde hissedilmiyor. Hikaye ortalama 6 saat civarında sürüyor. Elbette zorluk derecesine göre bu değişebilir. Toplanabilir eşyalar ve meydan okumalar ile çok oyunculu modda kullanılacak kozmetik ve XP bonuslarını açabilirsiniz.
Zayıf halka: Hikâye anlatımı
Battlefield 6’nın senaryosu iddialı bir çerçeve çizse de içerik olarak yüzeysel kalıyor. Diyaloglar klişelerle dolu, karakter gelişimi zayıf, olay örgüsü ise tahmin edilebilir. Özellikle ana düşman karakter, derinlikten yoksun bir karikatür gibi. Politik arka planın sunduğu potansiyel boşa harcanmış. Battlefield 6, savaşın trajedisini anlatmak istiyor ama Spec Ops: The Line’ın yaptığı o duygusal sarsıntıya yaklaşamıyor. Hikâye, yalnızca oynanışa bağlam sağlıyor; duygusal olarak unutulabilir bir deneyim.
Ne üzücü ki hem Call of Duty hem de Battlefiled tarafında zayıf hikayelere artık alıştığımız için bunu göz ardı edebiliriz. Keşke böyle olmasaydı. Yine de senaryo modunu tamamen göz ardı etmek haksızlık olur. Akıcı çatışmalar, araç kullanımı ve görev çeşitliliği oynanışı keyifli kılıyor. Ancak Battlefield 6’nın asıl parlayan noktası elbette ki çok oyunculu tarafı.
Gerçek savaş geri döndü
Çok oyunculu kısım, Battlefield 6’nın kalbi. DICE ve ortak stüdyolar, seriyi yeniden zirveye taşımış diyebiliriz. 64 oyunculuk savaşlar, daha kompakt ve yoğun alanlarda gerçekleşiyor; bu sayede 2042’nin dev ama boş haritalarından eser kalmamış. Belki de bu yüzden Battlefield’da daha çok eğlenmiş olabilirim.
Oyuncular dört sınıftan birini seçiyor: Saldırı, Mühendis, Destek ve Keşif. Her biri, özgün silahlar, araçlar ve özel ekipmanlarla farklı oyun tarzları sunuyor. Mühendis tankları tamir edip hava araçlarını düşürürken, Destek sınıfı takımın can damarı. Keşifçiler düşmanları işaretliyor, saldırı birlikleri ön cephede savaşın kaderini belirliyor.
Mod çeşitliliği de dikkat çekici: klasik Conquest ve Breakthrough geri dönerken, Escalation adlı yeni mod, dinamik kontrol noktalarıyla sürekli hareket gerektiriyor. Ayrıca Domination, Rush, Team Deathmatch gibi tanıdık modlar da var. Haritalar dokuz adetle sınırlı olsa da modüler yapıları sayesinde farklı modlarda farklı bölümler kullanılabiliyor. Bu sayede her savaş farklı bir deneyim sunuyor.
Haritalar ve “Taktiksel Yıkım”
Harita tasarımı serinin en güçlü yönlerinden biri. Assedio del Cairo, Offensiva Iberica ve Mirak Valley gibi alanlar hem görsel hem taktiksel açıdan çeşitlilik sunuyor. Kimi zaman dar sokaklarda yakın çatışmalara giriyor, kimi zaman vadilerde tanklarla ilerliyorsunuz. Çatılardan keskin nişan alırken bir patlamayla bulunduğunuz binanın çökmesi işten bile değil.
Battlefield 6’nın “taktiksel yıkım” sistemi, oynanışın merkezinde. Binaların duvarları delinip çökerken, çevre gerçek zamanlı olarak değişiyor. Bu, Battlefield 4’ün gösterişli ama statik Levolution sisteminden çok daha organik görünüyor ve stratejik. Yıkım artık sadece görsel bir efekt değil, savaşın kaderini değiştiren bir unsur olmuş.
Vuruş hissiyatı ise mükemmele yakın. Serinin karakteristik ağırlığı korunurken, CoD benzeri çeviklik de eklenmiş. Her atış, her patlama tatmin edici. Savaş alanında kaos hâkim ama kontrol tamamen oyuncunun elinde.
Teknik güç gösterisi
Frostbite motoru bir kez daha sınırları zorluyor. Battlefield 6, görsel anlamda serinin en etkileyici oyunlarından biri. Şehirlerin tozlu havası, çöl fırtınaları, patlamalardan yükselen duman… Her detay gerçekçi bir şekilde işlenmiş ve herhangi bir performans sorunu ile karşılaşmadık. Optimizasyon gerçekten takdire şayan.
Bizim oyunu oynadığımız Xbox Series S’de sadece maksimum 1080p çözünürlük ve 60 FPS desteği vardı. Ancak Xbox Series X ve PlayStation 5’de Performance Modunda 1280p çözünürlük ve 80+ FPS ile Fidelity Modunda da Maksimum 1440p çözünürlük ve 60 FPS alınabiliyor.
Ses tasarımı ise adeta bir başyapıt. Silah sesleri yankılanıyor, tankların paletleri metal zeminde sürtünüyor, yakınlardaki bir binanın çöküşü kulaklarda yankı buluyor. Battlefield atmosferi, görsel ve işitsel olarak zirveye taşınmış.
Sonuç
Battlefield 6, 2042’nin enkazından doğan bir kurtuluş hikâyesi. Eksikleri yok değil. Hikâye yüzeysel, deniz savaşları ve bazı geniş haritalar eksik. Ancak oynanış açısından bu, yıllardır beklenen dönüş. Battlefield Studios, serinin ruhunu yeniden yakalamış. Savaş artık sadece büyük değil, anlamlı da geliyor.
90
Yayıncı
Electronic Arts
Geliştirici
Battlefield Studios
Platform
Xbox Series
S/X, Playstation 5, PC
Tür
Aksiyon, FPS, Çok oyunculu
Web
https://www.ea.com/games/battlefield/battlefield-6