Parmağınızı çekmeniz gereken dokunmatikler...
Ortalık dokunmatik telefondan geçilmiyor. Ama çoğunun bilmeniz gereken önemli eksikleri var.
Dokunmatik ekranlar artık yeni cep telefonlarının neredeyse vazgeçilmezi haline geldi. Ama dikkat: Her dokunmatik ekranlı telefon beklediğiniz performansı vermeyebilir. Aldıktan sonra pişman olmamak için gelin makalemizi okuyup tavsiyelerimize kulak verin.
İlk Apple iPhone'dan beri dokunmatik ekranlar cep telefonlarının vazgeçilmezi haline geldi. Üreticiler iş telefonlarından multimedya telefonlara kadar bütün telefonlarda bu yeni ekranları kullanmaya başladılar. Büyük ekranlar ve tuşlarla uğraşmadan doğrudan dokunarak kullanım: Eski telefonlar kolaylık ve etkin kullanım açısından dokunmatik ekranlıların yakınından bile geçemiyor. Ama dokunmatik ekranların kusurları da yok değil.
Can sıkıcı kaydırma özelliği
Uzun listelerde kenardaki kaydırma çubuğunu sürükleyerek ilerlemek
kimi telefonlarda düşündüğünüz kadar kolay değil. Uzun metinleri
yazmak da kimi zaman dokunmatik ekran sahipleri için bir eziyete
dönüşebiliyor.
Dokunmatik ekranların donanım sorunları da yok değil: Kimi modellerde güneş altında ekranı görmek neredeyse imkânsız. Yazın ortasında plajda güneşlenirken ekranda yazanları görmek için havlunuzun altına saklanmanız gerekebilir.
Bir de telefonun mekanik tuş takımı yoksa ve sanal klavyesi de küçükse işin bütün zevki kaçabilir. Bu yüzden dokunmatik ekranlı bir cep telefonu almadan önce mutlaka ileriki sayfalara göz atmanızı öneriyoruz.
Pil canavarları, düşünme araları ve görüş sorunlar
Dokunmatik ekranlı telefonların birçoğu donanım sorunlarıyla boğuşuyor: Pil ömrü, ekran parlaklığı, yavaş işlemciler ve hassas olmayan ekranlar dokunarak kullanmanın bütün zevkini yok edebiliyor.
Pardon, burada bir priz var mı?
Ne kadar büyük ekran, o kadar fazla güç tüketimi - mantıklı bir
sonuç. Ama çoğu telefon geliştiricisinin göz ardı ettiği bir konu.
Örneğin HTC'nin Touch Pro'su en
yüksek sinyal gücünde bile ancak üç saatlik bir görüşme sağlıyor.
Touch Diamond2ondan da kötü: 2,5 saat. Bu gün
içerisinde fellik fellik priz aramanıza sebep olabilir. Duvara
bağlı bir cep telefonu istemiyorsanız bu konulara dikkat
etmelisiniz.
Son senelerde pil teknolojisinde büyük gelişmeler olmadı. Yakıt hücreleri hâlâ bilimkurgu filmleri kadar uzak. Ama pil ömrünü uzatan teknolojiler var. Örneğin Samsung'un i8910 HD'de kullandığı AMOLED ekranlar. Daha az enerji tüketen ve daha parlak, daha keskin ve daha gerçekçi renklere sahip bu ekranlar ne yazık ki diğer üreticilerde yok.
Plajda rahat rahat uzanırken çalan cep telefonunuzda kimin
aradığını görmek ya da bir kısa mesaj yazmak kimi telefonlarda hiç
kolay değil. Ekran parlaklıkları düşük olan kimi dokunmatik
ekranlılar kullanıcılarına oldukça zor anlar yaşatabiliyor. Örneğin
Samsung'un AMOLED teknolojisine geçmeden önce
çıkardığı i900 Omnia. Aynısı HP iPAQ Data
Messenger için de geçerli. Hatta bazı iPAQ kullanıcıları
telefonlarının normal gün ışığında bile kullanılamadığından
şikâyetçi.
Dev bir ekrandaki grafik gösteriler işlemci gücü de gerektiriyor. Ama bu da çoğu dokunmatik ekranlı telefonda atlanılan bir konu. Özellikle Windows Mobile kullanan telefonlarda bu bekleme süreleri oldukça can sıkıcı bir hal alabiliyor. Arka planda çalışan yazılımlar yüzünden diğer işlemler oldukça yavaşlıyor. Bu yüzden HTC, Touch Diamond2 gibi Windows Mobile'lı cihazlarında 528 MHz'lik işlemciler kullanıyor. Sony Ericsson G700 ise bunun yarısıyla idare etmek zorunda kalıyor. Ama bu durum değişmek üzere. Çünkü bu sorunu fark eden üreticiler hızlı işlemciler kullanmaya başlıyorlar. Bunun en canlı örnekleri ise Toshiba'nın 1GHz'lik işlemciye sahip telefonu TG01 ve Samsung'un ek bir grafik işlemcisi de olan 800 MHz'lik i8910 HD'si.
Ama insanı sinir eden bu bekleme sürelerinin tek sorumlusu işlemciler değil. Hassas olmayan dokunmatik ekranlar da işlemciler kadar suçlu. Örneğin yine Samsung i900 Omnia bu konuda başarısız olanlardan. Basıp basmadığınızı anlayamıyorsunuz. RIM'in bu konuda Blackberry Storm'daki çözümü ise algıladığında yaptığı titreşimi.
Uzun listeler, minik simgeler ve zor dokunuşlar
Dikkat! Windows Mobile'da uzun listeler arasında dolaşırken yanlışlıkla istemediğiniz yazılımları açabilirsiniz. Ama yazılım sorunları sadece Windows'ta yok.
Listelerde kaybolmak
Özellikle telefona göre özel olarak düzenlenmiş Windows
Mobile sistemli telefonlarda listelerde gezinmek oldukça
zor olabiliyor. Böyle durumlarda da parmağınızla kaydırma yapmak
tam anlamıyla bir şans işine dönüşüyor. Çoğunlukla kaydırmaya
başladığınızda yanlışlıkla bir program açıveriyorsunuz. İstenmeyen
bir durum, ama çoğunlukla olan bu. Örneğin Samsung S8300
UltraTouch oldukça kontrollü bir parmak gerektiriyor. Ufak
bir yanlış hareket bambaşka yerlere gitmenize sebep olabiliyor.
Aynı durum Sony Ericsson G700 için de geçerli.
Burada da ekranın hassasiyetinin az olması kaydırmayı çekilmez
kılıyor.
Aslında bir zamanlar dokunmatik ekranlar parmakla kullanılamıyordu.
Çoğunlukla kullanılan özel kalemlerden parmakla kullanıma geçiş
Apple'ın iPhone'u sayesinde oldu. Ama bu eski
kalemlerin sonunu getirmedi. Hâlâ Nokia 5800
XpressMusic ve çoğu Windows Mobile telefon bir stylus
kalem ile beraber geliyor. 5800 XM'nin gövdesine yerleştirilen
kalem uzun metinlerde oldukça yardımcı oluyor.
Windows Mobil'li telefonlarda ise durum biraz daha başka. Burada birçok simge ve bağlam menülerindeki seçenekler o kadar küçük ki parmakla isabet ettirmek neredeyse imkânsız. Problemin çözümü ise WM 6.5 ile geliyor. Microsoft 2010'da piyasaya süreceği Windows Mobile 7 ile de kalem kullanımına tamamen veda etmeyi planlıyor. iPhone'daki gibi kapasitif ekranlar ise kalemle kullanılamıyor. Bu ekranların elektrik akımını ileten parmağınıza ihtiyaçları var. Bu yüzden soğuk kış aylarında eldiven giydiğinizde kullanılamıyorlar. Benj zer şekilde uzun tırnaklar da bu ekranlar için uygun değil.
Bir metin yazmanın en kolay yolu mekanik tuş takımı. Dokunmatik
ekranlı telefonların ise çoğunlukla tuş takımı yok. Sony
Ericsson X1, HTC Touch Pro serisi ve
Nokia N97 bu sınıfın istisnaları. Dokunmatik
ekranlarda metin yazmak için ise sanal klavyeleri kullanmanız
gerekiyor. Kolay bir kullanım için de klavyenin hem yatay hem dikey
durumda kullanılabilir olması gerekiyor. Ama gerçekte bu pek mümkün
olmuyor. Yerlere göklere sığdırılamayan iPhone bile bu özelliği son
3.0 güncellemesiyle kazanabildi.
Sanal klavyelerde önemli olan tuş simgelerinin büyüklüğü ve sık kullanılan özel karakterlerin kolay erişilebilir olması. İlki zaten herkesin tahmin edebileceği gibi yazım işini kolaylaştırmak için. İkincisi ise bir virgül koyabilmek için bin bir özel karakter sayfasına girip çıkma zorluğunu yaşamamak için. Bunun en kötü örneği Windows Mobile klavyesi. Ama neyse ki bunun farkında olan HTC ve Samsung gibi çoğu üretici kendi özel klavyelerini oluşturuyor.
Parmağınızı bu modellerden çekin!
Yavaş çalışma hızı, küçük ekranlar ve zor kullanım - Bu beş modeli gördüğünüzde hemen oradan uzaklaşmalısınız.
Samsung SGH-i900 Omnia
Donanım konusunda Omnia en iyi dokunmatik ekranlı telefonlardan:
Kablosuz ağ, HSDPA,
GPS ve 5 MP'lik bir kamera. Windows Mobile
6.1 kullanan telefonun malzeme kalitesi ve işçiliği de
aslında çok güzel. Ama ekranı bütün bu artıları eksiye
çevirebiliyor. Ekranı sadece 240 x 400 piksel
çözünürlüğe sahip ve dokunuşlarınıza geç tepki veriyor. Parmakla
kullanım ise çok zor. Bu yüzden kaleme muhtaç kalıyorsunuz.
Samsung'un kalem için kasada bir yer ayırmamış
olması ise bunu zorlaştırıyor. Taşıma kablosunda asılı olan kalem
taşıma sırasında rahatsız edebiliyor. Telefonun menü düzeni ise
kullanımı oldukça zorlaştırıyor. Kullanıcı çok kolay menüler
arasında kaybolabiliyor.
Omnia'da olduğu gibi HP iPAQ'ta da özellikler
kâğıt üzerinde insanı büyülüyor, ama pratikte kullanım kan ağlıyor.
Dokunmatik ekrandan ve dokunmatik tuşlardan oluşan yönetim takımı
başarısız. Çoğu zaman birkaç kez daha dokunmanız gerekiyor. Bunun
yanında mekanik QWERTY klavyesi var. Ama bu da
telefonun 161 gram ile oldukça ağır bir telefon
olmasına sebep oluyor. Ekran çözünürlüğü de oldukça düşük: 2,8
inçlik ekran sadece 240 x 320 piksel çözünürlüğe
sahip. Bu,i normalde 2,2 inçlik ekranlarda karşılaştığımız bir
çözünürlük.
S8300, i900 Omnia ile benzer hatalara sahip.
Burada da kaydırma işlemi oldukça zor. Bir süre sonra kaydırmaya
alışabiliyorsunuz, ama hatayla başka programlar açmaktan kurtulmak
mümkün değil. Buna karşın telefonun tuş takımı da olması oldukça
güzel. Pil ömrü ise düşük tüketimli AMOLED
ekranına rağmen oldukça kısa: 3 saat 15 dakikalık
konuşma süresi her akşam şarj etmeniz anlamına geliyor.
F490'ı deneyenler özellikle kullanım açısından "yetersiz" notu
veriyor. Aslında Samsung'un "parmak dostu" olarak geliştirdiği
telefon bu konuda da yüksek bir not alamıyor: Kaydırma işlemi
burada da sorunlu. Dokunmatik ekran titreşimlerle kullanıcısına
haber verebiliyor, ama bu her zaman komutun işleneceği anlamına
gelmiyor. Bu yüzden bir simgenin üzerine defalarca basmanız
gerekebiliyor. Bu durumlarda Samsung'un eklediği kalem imdadınıza
yetişiyor. AMOLED döneminin öncesinde çıkan
telefonun ekran renkleri ise biraz soluk.
Kablosuz ağ ve HSDPA desteği
olmayan bir internet telefonu sizce olabilir mi? Sony Ericsson'a
göre olabilir. G700'ü ucuzlatmak için yanlış yerlerden kesinti
yapan Sony Ericsson'un bir başka hatası ise 2,4
inçlik küçük bir ekranla yetinmesi. Zaten
UMTS gibi yavaş bir bağlantı ile internette
gezinmeye çalışan kullanıcıların canını bir de bu küçük ekran
sıkıyor. Ayrıca dokunmatik ekranla ana menü dışında gezinmek de
oldukça güç. Bu sorunlar kendini "internet telefonu" olarak
tanımlayan bir telefon için oldukça kritik. Eğer böyle olmasaydı bu
telefon için ortalama bir telefon diyebilirdik.
Dokunun, dokunun, çekinmeyin
Sıradaki beş telefon ise bizim favorilerimiz. Bunlar da sorunsuz değiller, ama diğerleriyle karşılaştırıldığında mükemmeller.
Apple iPhone 3G S
Şu anda kullanım açısından iPhone 3G S'ten daha
iyi bir telefon yok. Çoklu dokunmatik telefonun cam ekranı
sayesinde artık çiziklerden de korkumuz yok. Cihazın malzeme ve
işçiliği de harika. Sallanan, oynayan hiçbir şey yok, her şey yerli
yerinde. Apple yeni iPhone 3G S'e HSDPA (Phase
III), MMS desteği ve daha iyi bir kamera da
eklemiş. Bütünleşik iPod özelliği, kablosuz ağ ve GPS de eski
modelde olduğu gibi bu modelde de var. Eklenen yeni özelliklerle
sistemin yavaşlamaması için de işlemci hızı arttırılmış. Konuşma
süresi ise yaklaşık beş saat ile oldukça yeterli. Kolay çizilebilen
arka yüzey ve sadece servis tarafından değiştirilebilen pili ise
iPhone 3G S'in eksileri.
Samsung i8910 HD
Altı saatlik pil ömrü ile i8910
HD neredeyse bir rekora imza atıyor. Ama Symbian'lı
telefonun maharetleri bu kadar değil: 3,7 inçlik
AMOLED dokunmatik ekranın renkleri ve keskinliği
harika. Kaydırmalar da oldukça başarılı. Ayrıca HD
videolar (1.280 x 720 piksel) çekebilen 8MP'lik
kamerası da oldukça etkileyici.
LG, Arena'da kendine özel S-Class arayüzünü
kullanmış. Bu yüzden sadece Java uygulamaları
yükleyebiliyorsunuz. Bu konuda Java Symbian ya da Windows Mobile'ın
oldukça gerisinde. Sistemin üç boyutlu döner yapısı ise hızlı tepki
veren ekran sayesinde oldukça kolay ve eğlenceli. Görünüşe önem
veren LG tarayıcı ve resim gösterme işlevlerine
çoklu dokunmatik özelliğini de eklemiş. Tuş takımı olmayan
Arena'nın sanal klavyesi dikey konumda biraz zor kullanılıyor.
Bunun dışında KM900 Arena kablosuz
ağ, HSDPA ve GPS
desteğini de beraber getiriyor. Yalnız telefonda GPS için önyüklü
bir yazılım yok.
Eğer QWERTY tuş takımı olmayan bir dokunmatik
ekranlı telefon düşünüyorsanız size HTC Touch
Diamond2'yi rahatlıkla önerebiliriz. Touch Diamond2'nin
işletim sistemi Windows Mobile, ama bunu fark
etmeniz oldukça zor. HTC'nin kendine göre uyarladığı işletim
sistemi ve özel TouchFLO arayüzü oldukça başarılı.
Bu sayede Windows'un küçük simge problemi tarih olmuş. Telefonun
bir önceki sürümüne oranla ekran daha kolay tepki veriyor.
Telefonun tek eksiği ise ancak üç saat konuşmaya dayanabilen
pili.
Nokia N97'de bekleme süreleri yok: Ekrana dokunur dokunmaz tepki
alıyorsunuz. Kaydırma işlemleri de insana iPhone'u anımsatıyor.
3,5 inçlik ekranı ise devasa. Symbian
S60'ın uyarlanmış arayüzü oldukça kolay bir kullanım
sağlıyor. Ayrıca telefonun QWERTY klavyesi en
büyük artılarından. Klavyede harflerin yanında özel karakterler
bile var. Diğer donanım özellikleri ise bu sınıfın standartlarına
uygun: Kablosuz ağ, HSDPA,
GPS ve 5MP'lik kamera.