Emektar klavyeler, belki de ses tanıma teknolojisinin gelişmesiyle bir gün ortadan kalkacaklar. Peki ya fiziksel diğer denetimlerin de ortadan kalkarak, cihazları sadece düşünce gücüyle denetlemeye ne dersiniz? Bilgisayar belleği üreticisi OCZ, bu iş üzerinde 2008'de çalışmaya başlamıştı. İsmi biraz yanıltıcı da olsa "Neural Impulse Actuator" (NIA - Sinirsel Dürtü Uyarıcı) adındaki sistem, aklınızı okumaktan ziyade sadece yüzeysel sinir etkinliğini ölçüyor. OCZ, NIA işini bırakmış olsa da düşünce tabanlı denetim için önemli bir adım atmış bulunuyor.MIT Fluid Interface Group'a ait bu "görünmez fare", birkaç kızılötesi kamera ile elinizin ve parmaklarınızın hareketlerini izliyor. Bu inanılmaz bir teknoloji olabilir, ama acaba gerçekten görünmez bir fare istiyor muyuz?MIT Media Lab'dan doktora adayı Pranav Mistry'nin bu inanılmaz icadı, şöyle tanımlanıyor: "Etrafımızdaki fiziksel dünya üzerinde dijital bilgiler gösterebilen ve doğal el hareketleriyle etkileşim kurmamıza izin veren giyilebilir bir hareket arabirimi."Kaliteli, gürültü iptal etme özelliğine sahip bir kulaklık-mikrofon setiyle Google'ın sesli aramasını denediğinizde, geleneksel denetim cihazlarının son zamanlarını yaşadığını düşünüyorsunuz. OCZ'nin "Neural Impulse Actuator"ünü bir adım öteye taşıyan bu cihaz, beyin dalgalarını izleyerek "rahat" ve "dikkatli" dalgaları ayırabiliyor. Şu an sadece basit oyunları oynamaya izin verse de bu değişebilir. Çoklu dokunmatik teknolojisinin büyük babası olan Jeff Han'in şirketi Perceptive Pixel, dünyanın ilk profesyonel çoklu dokunmatik masaüstü ekranını ortaya çıkardı. Çoklu dokunmatik ekranlar, birden fazla dokunuşu algılıyor ve eski tek dokunmatik ekranlarda yapılması imkansız şeylerin yapılabilmesine olanak sağlıyor.Bu garip görünümlü farenin normal fareden bir farkı var. Eşsiz beş parmaklı tasarımında her parmağınız, bir "pad"e denk geliyor. Bu pad'ler sadece basıncı algılamakla kalmıyor, tıklama benzeri bir yöntemle giriş yapmanızı da sağlıyor. Biraz karışık gibi görünse de, 3D CAD modelleme gibi geleceğin uygulamalarında faydalı olabilir. Apple'ın tuşsuz, camdan ve düz bir klavye için aldığı patent, klavyelerin sonunu getirecek bir adım olabilir.3D teknolojisi popülerliğini kaybediyor gibi görünüyor. Bunun bir numaralı nedeni ise gözlüğe ihtiyaç duyması. Ancak Autostereoscopic ekranlar, kullanıcının iki gözüne birden üçgen kamera yoluyla resim yollayabiliyor. 3D teknolojosinin kurtarıcısı, eğer olacaksa, bu teknoloji olabilir.Şu an bize mümkün gibi görünmese de bir tabak veya araba anahtarı gibi çılgınca şeyleri "yazdıracağımız" günler, sanıldığı kadar uzak olmayabilir.Bilgisayarları durmadan daha küçük bir boyuta getirmeye çalışıyoruz. Ancak bu cihazlar, bir şekilde ses de vermek zorundalar. O halde hoparlörleri nasıl küçültebiliriz?İngiltere tabanlı Warwick Audio'nun ortaya çıkardığı FFL adındaki hoparlör, henüz çok zengin bir ses sunamasa da 1mm'den daha ince ve alüminyum folyoya benziyor. Bugünkü ekran görüntüsünün yerini gelecekte sizce ne alacak? Eğer "hologramlar" diyorsanız haklı olma ihtimaliniz var. Odanızın ortasında kayıp giden üç boyutlu nesneler ve onlarla etkileşim kurabilmeye ne dersiniz? Apple gibi dev şirketler, bu olasılıkları araştırıyor.Birkaç evrimsel geçişin ardından tüm birimler ortadan kalkabilir ve PC gibi cihazlar tamamen yok olabilir mi? Ian Pearson, Dan Burrus ve James Canton gibi önemli gelecekçilere göre bu mümkün olabilir - gelecekte tamamen cihazların olmadığı, bulut erişim noktaları ve kendini yenileyen birimler yoluyla belki de vücudumuzda varolan bir ekosisteme sahip olabiliriz.