Geçtiğimiz yıl patlak veren global ekonomik kriz, bilişim sektörünü de vurmuş; mikroişlemci pazarında Intel'in en büyük rakibi olarak bilinen AMD (Advanced Micro Devices), 2008 yılında 3 milyar dolar zarar ettiklerini açıklamıştı. Masaüstü ve dizüsütü sistemlerde ezeli rekabetin gerisinde kalan; Intel Core 2 Duo, Core 2 Quad ve Centrino 2 işlemcilere ciddi bir alternatif sunmayı başaramadıkları gerekçesiyle eleştirilen AMD, 2009 sonlarına doğru, nihayet beklenen olumlu sinyalleri vermeye başladı.
Özellikle Phenom II, Deneb ve HD 4xxx serisi işlemcileriyle, yeniden yükselen bir satış grafiği yakalamayı başaran AMD, ATI'yi satın almalarıyla birlikte ortaya çıkan borç yükünü sırtından atmakla kalmamış; meyvelerini de toplamaya başlamış gibi görünüyor. Elbette bu olumlu manzaranın ardında, birden fazla akıllıca ticari hamle gizli.
Mart 2009'da AMD, Abu Dhabi hükümetine ait Advanced Technology Investment Company (ATIC) ile bir ortaklığa imza atarak, GlobalFoundries girişimini kurmuştu. Mal varlığının bir kısmıyla birlikte, borçlarının da önemli bir kısmını bu yeni oluşuma devreden şirketin cirosu, 2009'un ikinci çeyreğine ilişkin projeksiyonların %18 üzerinde olarak açıklandı. Buradaki belirleyici faktörlerden birinin, AMD CEO'su Dirk Meyer'in de açıklamış olduğu üzere: Grafik ve özellikle 45 nanometre işlemcilerine gösterilen talep artışı olduğunu eklemekte yarar var.