Internete erişimin olmaması, artık elektriğe ve suya erişimin olmaması gibi görülebilir. Amerika'nın kırsal kesimlerinde bile internete erişememek ciddi bir sorun olarak görülürken, Detroit halkının %40 internete erişemiyor. Yani bölge sakinlerinin evlerinde ne hızlı ne de herhangi bir çeşit internet bağlantısı yok.
Federal İletişim Komisyonu'na (FFC, Federal Communications Commission) göre okul çağında olan çocukların %70'i evlerinde internete erişemiyor. FFC, Detroit'in dijital olarak en kopuk olan bölge olduğunu söylüyor.
İnternetten yoksun olan şehir, bundan dolayı ekonomik olarak da çok zor durumda. Detroit Topluluk Teknoloji Projesi'nin yöneticisi olan Diana Nucera şunları söyledi: "İnternetin hayatınızı nasıl etkilediğini düşünür ve Detroit'teki insanların yüzde 40'ının bu erişime sahip olmadığını düşünürseniz, Detroit'in bu ekonomik farklılığa uzun süredir sıkıştığını görebilirsiniz."
Nucera, Detroitliler ile bir araya gelerek oluşturdukları topluluk sayesinde kendi internet ağlarını kurmaya çalışıyor. Bu toplulukta sadece halktan gönüllüler değil, kar amacı gütmeyen girişimciler de var. İnternete erişimi en az olan mahallelerden başlayarak tüm Detroit'in internet sorununu çözmeyi planlıyorlar. Adil İnternet Girişimi ismini verdikleri bu hareket sayesinde şehirlerinin hayat kalitesini arttırmayı amaçlıyorlar.
Detroitliler'in yüzleştikleri en büyük zorluk para değil, altyapı sorunları. Ekonomik sorunları yüzünden bir çok büyük telekom şirketi Detroit'ten uzak duruyor, daha önce kurulmaya çalışılmış ve yarıda kalmış siyah fiber optik kabloları hiç bir işe yaramadan duruyor.
Nucera, parasal durumu sıkışık olan ve internete en çok ihtiyacı olan okullar, hastaneler ve işletmelerin ön planda olduğunu söylüyor. İnternet erişiminin artmasıyla tüm ekonominin yavaş da olsa toparlanması bekleniyor.