Geleceğin kamyonu dijital kokpite sahip olacak

Daimler Futurelab 2018 etkinliğine katıldık, otonom sürüş, geleceğin yakıtı ve güvenlik konusunda geleceğin teknolojilerini şimdiden gördük.

FutureLab 2018 Özel

Dünya çapında 100'den fazla gazetecinin katıldığı ve Türkiye'den CHIP Online olarak yerinde takip ettiğimiz Futurelab 2018 etkinliğinde, taşımacılık sektörünün geleceği mercek altında alındı. Otonom kamyonlar, kazaları minimuma indirecek sürücü destek sistemleri, filo ve sürüş optimizasyonu ve geleceğin çevreci, yüksek performanslı ve düşük salınımlı yakıtlarının odak noktasını oluşturduğu etkinlikte Daimler gelecek vizyonunu tüm dünya ile paylaştı.

Geleceğin taşımacılık sistemlerinin yedi farklı oturumda mercek altına alındığı FutureLab etkinliğinin açılış konuşmasını yapan Stefan Buchner "kamyonun mucidi biziz, onun yeni yüzyılda alacağı şeklin mimarları da biz olacağız" diyerek sözlerine başladı. Geleceğin kamyonunun ve taşımacılık konseptinin zeka, güvenlik ve verimlilik üzerine kurulacağını anlatan Buchner stratejilerini CASE kısaltması ile özetlediklerinin altını çizdi. (C)onnected (bağlı), (A)utonomous (otonom sürüş destekli), (S)hared & Services (paylaşımlı servisler) ve (E)lectric (elektrikli araçlar).

Geleceğin yakıtı: Dizelden sonrası

Geleceğin yakıtı: Dizelden sonrası
Futurelab etkinliğinde hidrojenle çalışan kamyonları kullandık :)

Her ne kadar son zamanlardaki gelişmeler paralelinde dizel yakıtının karbon ve nitrojen oksit salınımı daha önceki dönemlere göre dramatik ölçülerde düşmüş olsa da, geleceğe baktığımızda dizelin yerine geçecek alternatif bir yakıta geçilmesi kaçınılmaz görünüyor. FutureLab etkinliğinde gerçekleştirilen özel oturumda, dizelden sonra hangi yakıtın geleceği ve geleceğin kamyonlarını yürütecek motorların yeni özelliklerinin neler olacağı mercek altına alındı. 2030 yılında sera gazı salınımının 2005'teki miktara göre yüzde 30 düşürmeyi hedefleyen otomotiv üreticileri için Daimler öncü teknolojiler üzerindeki çalışmalarını sürdürüyor. Bunun için de dizeli terk etmek, ancak terk ederken de onun kadar, hatta ondan daha fazla verimli çalışacak ve maliyeti düşük bir teknoloji gelmeli.

Daimler bu aşamada doğal gaz, elektrik ve yakıt hücreleri üzerinde çalışmalarını yürütüyor. Doğal gaz ile çalışan motorlar uzun mesafe yolculuklarda hem verim hem de çevre koruma açısından ümit vaat eden çözümler.

elektrik

Kısa mesafe ve şehir içi ulaşımda ise pil teknolojisinin gelişimine paralel olarak elektrik motorları ve hidrojen doğru seçim olarak görülüyor. Emisyonsuz taşımacılık, yüksek enerji depolama kapasitesi ile hidrojen yakıt hücreli kamyonlar pek yakında ticari olarak kendini gösterecek. Ciddi bir planlama ve yatırım gerektiren bu teknolojinin önü son derece açık.

FutureLab etkinliğine demosunu izleme imkânı bulduğumuz yakıt hücreleri ile işleyen motor modelinde hidrojen ve oksijenin kimyasal reaksiyonunun sonucu üretilen elektrik, aracın elektrik motoruna aktarılıyor. Yeni sistemde yüzde 55 verimliliğe ulaşıldığının altını çizen uzmanlar hidrojenin üretiminin ve taşınmasının kolay, tekrar dolumunun ise hızlı olduğuna dikkat çekiyorlar. Mercedes-Benz Hidrojen istasyonlarının sayısının artması ve geniş alanlara yayılması için özel çalışmalar yürütüyor.

Kokpit tasarımı ve otonom sürüş

Kokpit tasarımı ve otonom sürüş

Geleceğin kamyon konseptinin sergilendiği FutureLab etkinliğinde aracın aerodinamik yapısına katkı sağlayan aynasız tasarım oldukça ilgi çekti. Aynaları kokpitin içine alan, yerine birer kamera getiren bu tasarımda hem sürücü daha geniş bir görüş alanına sahip oluyor, hem de güvenli sürüş için daha fazla bilgi toplamak ve bunu sürüş esnasında araç destek kontrollerine uygulamak mümkün oluyor. Ayrıntılı GPS verileri ile donatılan geleceğin akıllı kamyonları yol boyunca rakım farklılıklarını gözeterek vites küçültme-büyütme işlemlerini en uygun zamanda yapacaklar ve bu da yakıt tüketimine pozitif katkı yapacak.

mercedes

Günümüzde bir kamyonda yaklaşık 400 adet sensör bulunuyor. Kamyonun tüm verilerini alıp analiz eden merkezi bir bilgisayar sistemi sürücüye otonom ve yarı-otonom sürüş desteği verecek ve bu destek hem kazaların azaltılmasına, hem de monoton sürüş koşullarında saatlerce direksiyon başında kalan sürücülerin dikkatinin dağılmasından dolayı ortaya çıkabilecek sorunları yok edecek gibi görünüyor. Active Brake Assist 4 (ABA 4) olarak tanımlanan Aktif Fren Desteği yol boyunca kamyonun çevresini 500 metreye kadar gözlemleyip analiz ederek yola aniden fırlayan yaya, park etmiş araba, yol kazaları ve benzeri durumlarda sürücünün anında müdahale etmesinin gecikme ihtimaline karşı aracı durdurarak veya yönünü değiştirerek kaza ihtimalini minimuma indiriyor. Yeni nesil Mercedes-Benz kamyonlarında yer alması hedeflenen yarı otonom sürüş sistemleri sürücünün uzun yolda direksiyona bile dokunmasına ihtiyaç kalmadan yolculuğu gerçekleştirmesine imkan veriyor. Buna ek olarak, otonom sistemlerle donatılmış kamyonlar birbirleri ile haberleşerek otobanlarda platooning (ekip sürüşü) yaparak öncü aracı takip edebiliyorlar ve herhangi bir sürücü müdahalesine gerek kalmadan uzun mesafeleri sorunsuzca kat edebiliyorlar.

mercedes

Yeni nesil kamyon konsepti göstergelerin, ekranların, düğmelerin çok da fazla yer almadığı minimalist bir tasarıma sahip. Sadece bir tablet ekranı ile kamyonun, rotanın ve çevrenin tüm bilgilerini sürücüye ileten bu sistem aynı zamanda sürücüye farklı senaryolarda istediği bilgileri anında görüntüleyecek şekilde özelleştiriliyor. Kokpit tasarımında fütüristik çizgilere yer veren Daimler aynı zamanda ferah, konforlu bir iç mekân için de minimalist bir yaklaşım sergiliyor. Elbette bunun için sürücülerin de bu yeni tasarıma alışmaları ve kullanımını öğrenmeleri gerekli. Ergonomik tasarım ve insan doğasına uygun bir kullanım sunan yeni dijital kamyon kokpitine alışmak son derece kolay olacak gibi görünüyor.

Taşımacılık sektöründe yeni ufuklar

Taşımacılık sektöründe yeni ufuklar

Almanya'nın Wörth kentinde bulunan Daimler fabrikasında gerçekleştirilen ve CHIP Online olarak yerinde takip ettiğimiz FutureLab 2018 etkinliğinin ana temasını güvenlik, verimlilik, kullanım kolaylığı ve otonom sürüş olarak özetleyebiliriz. Yeni nesil kamyonlar daha güvenli olacak, zira hem aktif asistanlar ve sürücünün müdahale etme zamanında çok önce devreye giren güvenlik önlemleri, hem de uzun yolda dikkat dağılmasını minimuma indirecek otonom sürüş seçenekleri sunacak. Daha verimli ve çevre dostu olacaklar, zira motor ve yakıt teknolojisinde inanılmaz gelişmeler yaşanıyor. Belli başlı engellerin teknoloji, yatırım ve paylaşımla aşılacağı bu yeni dünyada yeni yakıt seçenekleri sayesinde dizele olan bağımlılık yavaş yavaş sıfırlanacak gibi görünüyor. Kullanım kolaylığı ve otonom sürüş ise geleceğin taşımacılık sektörünün ana konularından biri olacak gibi görünüyor. Alışılagelmiş kokpit tasarımları yerini daha işlevsel, daha minimalist ve daha konforlu tasarımlara bırakıyor. Yarı otonom sürüş standart olma yolunda ilerliyor, bundan bir sonraki adım ise tam otonom yani kendi kendini kullanan, A noktasından B noktasına güvenli ve hızlı bir şekilde giden kamyonlar ile taşımacılık dünyasındaki yeni ufukların belirlenmesi olacak gibi görünüyor. Tüm bunlar teknolojinin hayatımıza ne kadar yakından dokunduğunu ve geleneksel olanı nasıl iyileştirip geliştirdiğinin bir göstergesi. FutureLab 2018'de perdenin bir miktar aralandığını gördük, önümüzdeki yıllarda bu perdenin ardından çıkacak teknolojik konseptlerin taşımacılığın standardını belirleyeceğini düşünüyoruz.

Okuyucu Yorumları