Kolay İnternet ve Intranet Çözümü

Sizler için toplam iki bölümden oluşan Sharepoint dosyasını açıyoruz. Kolay Intranet ve internet web yapısı oluşturmanın ideal yollarını hep beraber inceleyeceğiz.

Kolay İnternet ve Intranet Çözümü

Şimdi SharePoint içinden nasıl yedek alındığına bir göz atalım. Şu anda bulunduğumuz sayfa, sitemize ait yönetim sayfası. Buradan Backup and Restore Database seçeneğine tıkladığımızda, karşımıza hem yedek alabileceğimiz hem de bir sorun durumunda yedeklerden dönebileceğimiz bir ekran geliyor. Burada backup satırına c:\trweb.bak gibi yedek alacağımız dosyanın adını, dosyaadı.bak gibi bir formatta yazıyoruz. Dosya adını yazdıktan sonra backup butonuna bastığımızda, yedek alınacak ve en baştaki yönetim konsolu ekranımıza geri döneceğiz.

Dosyanın gerçekten oluşturup oluşturulmadığını, kontrol etmekte fayda var. Aynı database’in yedeğini SQL’in içinden aldığınızda dosya boyutunun çok daha büyük olduğunu göreceksiniz. Yine yönetim ekranından ulaşacağımız, User Account Limits ise, ayrıntı gibi dursa da önemli olabilecek bir ayar. Burada vereceğimiz rakam, aynı anda sitenize kaç kişinin bağlı kalabileceğini belirliyor. Bu rakama, sitenizin çalıştığı makinenin ve hattınızın hız durumuna göre karar vermek en iyisi. Bir çok kişi bilir ki; server’a kaldırabileceğinden daha fazla sayıda bağlantı kurup bunları kapatmayarak, başka kimsenin bağlanamaz hale gelmesine sebep olmak eski bir atak şeklidir. Burada vereceğiniz sayı ile bu sorunun önüne geçilebileceği düşünülmüş olmalı. Her türlü ayarı yaparken göz önünde bulundurmamız gereken bir ayrıntı daha var. Bu ürün daha çok intranet dediğimiz, şirket içi web çözümleri için düşünülmüş. Dolayısıyla her ne kadar ürün sınırlarını kodlar ile geliştirsek de, karşımıza, önceden aklımıza gelmeyen bir çok problem bir anda çıkabilir. Bu yüzden hem yedek alırken, hem güvenlik aşamasında çok daha dikkatli olmakta fayda var.

Karşımıza bir çok yönetim ekranı çıkıyor, bu ekranların kafa karıştırmaması için şöyle bir açıklama yapmak istiyoruz. İlk karşımıza çıkan ekran, o makine üzerindeki tüm siteler için genel ayar diyebileceğimiz nitelikteki, kullanıcı rollerinin belirlenmesi gibi ayarları içeriyordu. Az önce inceldiğimiz ekran ise, seçtiğimiz siteye ait olan yedek alma, database bağlantılarının belirlenmesi gibi ayarları içeriyor. Şimdi ise yine o seçtiğimiz sitenin ince ayarlarını yapabileceğimiz bir ekrana giriyoruz. Bunun için Go to site Administration for (Site Adı) yazan yere tıklıyoruz. Bu ekran, sitemiz için daha önce IIS’in
mönülerinden yapmaya alışık olduğumuz tüm ayarları içeriyor.

User and Roles kısmında, sitemize kimlerin hangi roller ile bağlanabileceğini belirliyoruz. Yine, kullanıcı olarak hak yaratılmamış kimselerin siteye bağlantı kurmasına izin verilip verilmeyeceğini Anonymous dediğimiz ayar ile belirliyoruz. Burada belirtmek istediğimiz başka bir ayrıntı ise, STS’in Windows’un güvenlik ayarlarını kullandığı, yani istersek bir ağ içindeki kullanıcılarımızı buraya ekleyip, onlara çeşitli görevler vererek sitemizin yönetimini de paylaştırabiliyoruz. Ancak istersek de Click here to add or delete accounts butonuna tıklayarak, o siteye ait yerel kullanıcılar yaratıp onlara da haklar verebiliriz. Alt web sitelerinden bahsetmiştik, bu açıklamalarımız alt web siteleri için de geçerli. İstersek açtığımız alt web sitesinin yöneticisi olarak başka bir kullanıcıyı seçip, üstteki web sitesinden tamamen bağımsız ayarlarla, bu sitenin yönetimini o kullanıcıya devredebiliriz.

Buradaki tüm ayarları açıklamaya yerimiz müsait olmadığından, önemli gördüğümüz Server Health bölümünden bahsetmek ve sonra da subweb dediğimiz alt web sitesinin nasıl yaratıldığını göstermek istiyoruz. Server Health bölümü alt web sitelerin kontrolü, database’in senkronizasyonu, kullanıcı rollerinin kontrol edilmesi gibi bazı önemli görevleri gerçekten taktir edilecek derecede başarı ile gerçekleştiriyor. Recalculate web, site içindeki tüm linkleri kontrol ederek, bozulmuş ya da çalışmayan linkleri bulmanızı ve hatta düzeltmenizi sağlıyor. Ayrıca değiştirilmiş ve devreye girmemiş bazı spesifik ayarların da devreye girebilmesi için bu seçenek kullanılıyor.

Alt web yaratmak: En başta da dediğimiz gibi, STS aslında, şirket içinde oluşacak projeler ya da takımlar için bir bilgi paylaşma ve ortak çalışma alanı olarak düşünülmüş. Bu düşünceden yola çıkılacak olursa alt web’ler çok anlamlı geliyor. Diyelim ki şirketiniz için bir intranet sitesi düşündünüz, şirketteki satış, pazarlama vs. gibi her bir grup için bir alt web sitesi açabilir ve o alt sitenin yönetimini o gruptan bu işi yapabilecek bir arkadaşa, uygun yetkilerle verebilirsiniz. Alt web yaratmak için bulunduğumuz yönetim sayfasından create subweb’e tıklıyoruz. Daha sonra, bu alt web’in adının, güvenlik ayarlarının bağlı bulunduğu site ile aynı olup olmamasına karar veriyoruz. Son olarak vermemiz gereken karar ise, bu sitenin sharepoint tabanlı mı yoksa (boş) blank bir web sayfası olmasını mı istediğimiz. Eğer SharePoint dersek en başta gördüğümüz ana SharePoint ekranına çok yakın bir ekran ile karşılaşacağız. Eğer bu alt web’in tüm tasarımını biz yapmak istiyorsak, blank web seçip Frontpage’de istediğimiz gibi dizayn edebiliriz. Subweb’i yarattıktan sonra bu sitenin de, kendine ait daha önce incelediğimiz site yönetim sayfaları ile aynı özelliklerde bir yönetim sayfası olacaktır. Bu site içinde kendine ait kullanıcı bilgileri ve görevleri oluşturabileceğimiz gibi, bağlı bulunduğu web sitesinden tüm ayarları almasını da sağlayabiliriz.

Sharepoint Team Services kullanımı

Kullanımı çok basit olan Sharepoint Team Services uygulamasının genel kullanım bilgilerine bakacak olursak ilk ekran üzerinde çalışmak yeterli olacaktır. Çünkü ilk gelen ekranda, kullanım için gerekli tüm linkler bulunuyor. Sharepoint Team Services yönetimini bir önceki konumuzda açıklamıştık. Bu yönetim sayfalarına ister Administrative Tools altından girebilir, isterseniz de ana sayfada yukarı bölgede bulunan Site Settings linkine tıklayarak ulaşmanız mümkün. Sharepoint Team Services uygulaması bir çok listeden oluşuyor. Bu listeler sayesinde, verilerinizi daha anlamlı bir şekilde diğer kullanıcılarla beraber sizin de görebilmeniz mümkün oluyor.

Yaratabileceğimiz tüm listeleri şekilde de görebiliriz. Eğer ihtiyacımız olan liste kayıtlı seçenekler arasında yoksa, custom list seçeneği ile kendi listemizi de oluşturma şansımız var. Örneğin ana sayfada duyurular ve sizin kendi hazırladığınız telefon listenizi göstermek istiyorsunuz. Duyurular zaten ana sayfada standart olarak Anouncement adı ile geliyor. Tabii bu ismi değiştirmeniz sizin elinizde. Bunu yapmak için Ana sayfada Anouncements yazısı üzerine tıkladıktan sonra gelen pencerede Modify Settings And Columns bölümüne tıklayıp Change General Settings bölümüne girip, ismi istediğiniz şekilde değiştirebiliyorsunuz. Yeni bir telefon listesi tarzında liste yaratmak içinse, ana sayfada üst bölümde bulunan Create butonuna tıklayarak Custom List’i seçmeniz gerekiyor. Telefon Listesi veya başka istediğiniz bir isim verdikten sonra, istersek ana sayfada sol tarafta bulunan Quick Lunchbar’da bu listenin bir kısayolunun link olarak gözüküp gözükmemesini belirleyebiliyoruz. Bu seçeneği de YES diyerek OK dediğiniz anda, boş bir liste yaratmış oluyorsunuz.
Bir sonraki işlemimiz ise, listemizin içinde bulunan başlıkları oluşturmak. Bunun için OK dedikten sonra, tekrar Modify Settings And Columns linkine tıklamamız gerekiyor. Bu bölüm içinde istediğimiz isimlerde başlıklar oluşturarak, giriş yapacağımız bilgileri bu başlıklar altında görebilme ve kaydedebilme şansını kazanmış olacağız.

Şekilde de görüldüğü gibi Modify Settings And Columns linkinden geldiğimiz ekranda Add a new Column seçeneği bizi şekildeki gibi bir ekrana getiriyor. Ve yaratacağımız başlık değişik formatlarda değişik tiplerde olabiliyor. Örneğin para içerikli, tarih içerikli, seçilebilir başlıklar (Combo Box), çoktan seçmeliler gibi. Telefon Listesi olduğuna göre bu yolla, İsim, Soyad, Telefon, E-Mail, Fax başlıklarını oluşturuyoruz. Artık, Telefon Listesine tıkladığımızda gelen ekranda New butonuna tıklayabiliriz. Ekranda istediğimiz verilerin girişini yaparak Save and Close seçeneği ile verilerimizi kaydedebiliyoruz. Listelerin en güzel özelliklerinden biri ise, verinize çok kolay ulaştırabilmesi. Bunu da özel filtrelerle yapabiliyor. Örneğin listeniz çok kabardı ve çok fazla kaydınız var. Ekranda gördüğünüz Filter seçeneğine tıkladığınız anda her başlığın üstünde birer combobox’lar çıkıyor. Ve örneğin siz İsim bölümünde istediğiniz bir ismi seçiyorsunuz. Sadece o isimlerle başlayan kayıtlar anında karşınıza gelebiliyor. Ana sayfadaki seçeneklere devam edecek olursak, Documents bölümü de çok işe yarayabiliyor. Varolan Word, Excel, Acrobat vb. her türlü dosyayı bu Documents bölümünde istediğimiz şekilde bölümler oluşturarak içlerine yerleştirebiliyoruz. Böylece ortak dosyalara intranet veya internet üzerinden çok kolay bir şekilde ulaşmak mümkün. Bir diğer seçenek ise Discussion Board. Eğer internette veya intranette belli tartışma grupları yaratmak istiyorsanız, bu alanı kullanmanız mümkün. Böylece bir newsgroup gibi web üzerinden tartışma odaları açabilme özelliğini de kullanabiliyorsunuz.

İkinci önemli nokta ise sistem gereksinimleri. Bu gereksinimlere bir göz atalım:

Bilgisayar: En az Pentium 200... Bizim Önerimiz Pentium III
Bellek: En az 128Mb RAM... Bizim Önerimiz 256Mb Ram
Harddisk: En az, 70MB ve her farklı web için artı 5MB. Bizim önerimiz, web Sayfalarının ihtiyacınıza göre değişmekte, kesin rakamı siz belirleyebilirsiniz.
İşletim sistemi: Microsoft Windows XP Professional, Windows 2000 Professional, Windows 2000 Server, Windows 2000 Advanced Server, Microsoft Windows 2000 Datacenter Server.
Programlar: Microsoft Internet Explorer 5.0 ve üstü, Netscape Communicator 4.75 ve üstü, Office 2000 ve üstü, IIS 5.0 ve üstü, Microsoft Data Engine (MSDE) veya Microsoft SQL Server 7.0

Sharepoint Team Services nerelerde kullanılabilir?

Microsoft Sharepoint Team Services, yurtdışında gittikçe yaygınlaşan bir servis. Bir çok yurtdışı internet servis sağlayıcı ve web servisi veren firma, kendi servisinin yanında bu servisi de vermek için çalışmalara başlamış. Örneğin http://myhosting.com/, http://www.hostinguk.net/hosting/sharepoint.asp, http://www.cewsharepoint.com/svcpage.htm gibi internet sayfalarından bu tür servisler veren şirketleri ziyaret edebilir ve ayrıntılarına göz atabilirsiniz. Ancak bu hizmeti bir servis olarak vermek ve bu işden para kazanmaksa amacınız, (verdiğimiz adresler şu an o şekilde çalışıyorlar),Microsoft ile özel bir anlaşma yapmanız gerekiyor. O zaman bu ürün lisansı için sadece Frontpage XP lisansı olması yetmiyor. Web Presence lisansı denen bir lisans çeşidi
için Microsoft ile anlaşmalısınız. Bu konu hakkında daha detaylı bilgiye http://www.microsoft.com/frontpage/sharepoint/WPP.htm adresinden ulaşabilirsiniz.

SharePoint Team Services kullanarak biraz geliştirme çalışması ile neler yapılabileceğine dair internette örnek bir site görmek isterseniz, bize göre Türkiye’de ve dünyada yapılmış ilk ve tek SharePoint Team Services Commerce sitesini size öneriyoruz.

Bilgisayar Hastanesi: http://www.bilgisayarhastanesi.com. Bu adresten Microsoft Sharepoint Team Services ile, geliştirme aşamasından sonra, neler yapılabileceğinizi görmeniz mümkün.

Sharepoint Team Services kurulumu?

Kurulum için Office XP veya Frontpage XP CD’sine ihtiyacımız bulunuyor. Internet Information Service yüklü olan makinemizde kurulumdan önce SQL Server kurup kurmayacağımıza karar vermeliyiz. Daha önce de belirttiğimiz gibi, eğer SQL Server kurmazsak kurulum sırasında otomatik olarak MSDE kurulacak ve bütün bilgiler bunun içine yazılacak. CD’nizin içinde bulunan \SHAREPT dizini altındaki SETUPSE.EXE dosyasını çalıştırarak kuruluma başlayabilirsiniz. Bir sonraki ekranımız cdkey ile ilgili. Bu ekranda CD-ROM üzerinde veya lisans üzerinde yazan 25 haneli numarayı girip bir sonraki adıma geçebilirsiniz. Ardından gelen lisans sözleşmesi adımını da geçtikten sonra, nelerin makinenize kurulacağını belirten konfirmasyon ekranı görüntüleniyor. Bu adımla beraber, dosyaların kopyalanması işlemi için Install dememiz yeterli. Dosyaların kopyalanması sırasında eğer sistemde Microsoft Sharepoint Team Services tarafından SQL Server bulunmadıysa, otomatik olarak Microsoft Data engine olarak adlandırılan MSDE kurulmaya başlanıyor. Ve işte kurulduktan sonra Internet Explorer’da görünen ilk sayfanız. Biz makinemizin ismini “CIHANXP” koyduk ve Internet Explorer’da CIHANXP yazdığımızda bu sayfa geliyor. Eğer bu makine bir network ortamındaysa, aynı şekilde diğer makineler de CIHANXP yazdığında Internet Explorer içinden bu sayfaları görüntüleyebilecekler. Diğer yandan, makinede bulunan Internet Information Server herhangi bir domain ismini host ediyor diye düşünürsek, örneğin www.turkdestek.com... o zaman bu makineye Sharepoint Team Services kurulduğu anda bütün internete bağlı olan kişiler, bu sharepoint standart sayfaları görebilecekler. Kısacası Sharepoint Team Services sadece intranette değil, internette de bizim gördüğümüz kadarı ile sorunsuz çalışıyor.

Sharepoint Team Services yönetimi de web tabanlı

Microsoft Sharepoint Team Services yönetimi, son zamanlarda bir çok uygulama gibi web tabanlı. Administrative Tools’dan Microsoft Sharepoint Administrator linkine tıkladığımızda karşımıza gelen ilk ekranda, mevcut ana sitelerimizin yönetim konsollarına erişebileceğimiz bir ekran görülüyor. Burada üst tarafta göreceğiniz üç seçenek de, yine genel olarak bu sitelerin yönetimi ile ilgili. Ancak buradan yapılabilecekler, ileride sık sık kullanılacak olan rolleri tüm web siteleri için belirlemek. Belirli bir siteye ait özel ayarları yapmak içinse, o sitenin adının hemen yanında bulunan Administration
yazısını tıklamamız gerekiyor. Mevcut sitemizin yönetim sayfasına girdikten sonra, burada normalde mönülerde görmeye alıştığımız tüm ayarlara ulaşmamız mümkün. Sitemizin yedeğini alabilir, SQL ile ilgili bağlantılarını sağlayabiliriz. Burada site yedeklemesinden ve SQL’den bahsetmişken önemli bir noktaya deyinmek istiyoruz. Daha öncede bahsettiğimiz gibi, eğer makinede SQL yoksa, kurulum sırasında STS, direk MSDE’yi kuruyor. MSDE bu tip bir uygulama için ne kadar yeterli görünse de ve ücretsiz bir ürün olsa da, asla SQL’in sağlam database yapısı ile yarışamayacağı açıktır. Sizlere bu noktada tavsiyemiz, eğer sizin için önemli bilgilerin tutulacağı bir web sitesi hazırlıyorsanız, MSDE’ye çok fazla güvenmemeniz ve daha önceden SQL’i kurmanız. Bu hareketinizin sitenizde bir problem olduğu ve yedeklerinizden geri dönmeniz gerektiği durumlarda, hayatınızı kurtaracağını rahatlıkla söyleyebiliriz. Yedek alırken de birazdan SharePoint içinden göreceğimiz yedeğin dışında SQL’in içinden de kullandığınız database’in yedeğini almanız en önemli tavsiyelerimizden.

Bilindiği gibi Microsoft, uzun zamandır yeni bir teknolojinin, yeni bir anlayışın, yeni bir oluşumun duyurularını yapıyor. Bahsettiğimiz konu .NET. Bu konuda uzun zamandır planlamalar, organizasyonlar ve çalışmaların yapıldığını çoğu kişi bilmekteydi. Açıklamalar, kulaktan dolma bilgiler, beklenen ve hayal edilen bir çok konudan sonra, nihayet Microsoft son bir yıldır bahsedilen .NET konusunda gözle görülür adımlar atmaya başladı. Çok kısa .NET den bahsetmek gerekirse, bilindiği gibi .NET konuşmalarından önce Microsoft tarafından söylenen bir slogan vardı. “Her eve bir bilgisayar...” Bugünlerdeyse .NET konusu çok büyük bir yer kaplıyor bilgisayar dünyasında. Ve söylenen söz tamamıyla değişti.

“Her zaman, her yerde bilgisayar!”

Bu gerçekten de heyecan verici bir slogan. Çünkü hep filmlerde gördüğümüz o teknolojiler artık yakınımızda gibi gözüküyor. Bunlarla ilgili bazı somut veriler yakın zamanlarda görülmeye başladı bile. Son Compex Fuarındaki akıllı evleri görenler, ilerideki .NET teknolojisinin gelebileceği noktaları gözlerinde canlandırabilmişlerdir. Örneğin işyerinizden evinizdeki buzdolabınıza bağlanarak eksik olan malzemeleri listeleyip, yine internet üzerinden bir alışveriş mağazasına girerek sipariş verebiliyor olacaksınız. Verdiğimiz örneğin, son kısmını zaten yapabiliyorsunuz. İlk kısmı ise çalışmaları tamamlanmış, kullanım için pilot bölgeler bekleyen bir proje. Yani bir çok yeni teknoloji artık kapımızda. İşte .NET bu teknolojileri barındıran bir olgu. Buzdolabınızda Windows CE işletim sistemi olduğunu düşünün. Veya yine internet üzerinden evinizdeki kombiniz içinde bulunan Windows CE’ye bağlanarak ev sıcaklığına bakarak, ısıyı uzaktan ayarlayabileceğinizi düşünün. Bunların hiç de hayal olmadığını, hatta bir çoğunu şu an bile yapabileceğinizi söylemeliyiz.

Konumuz ise Sharepoint. Yani Microsoft’un .NET teknolojisi planları içindeki bu yönde çalışmalar yapması planlanan ilk .NET örneklerinden biri. Bilindiği üzere Microsoft’un en son çıkardığı .NET uygulaması ise Visual Studio .NET. Bu ürün de .NET üzerine uygulama geliştirmeyi sağlayan bir çok programlardan oluşuyor. Sharepoint konusuna kesin bir dönüş yapacak olursak, iki farklı şekilde karşımıza çıktığını söyleyerek sözümüze başlayabiliriz.

1. Sharepoint Team Services
2. Sharepoint Portal Server

En başta da söylediğimiz gibi, yazımız iki bölümden oluşacak. Bu ayki yazımız sadece Frontpage XP veya Office XP satın aldığınızda CD ile beraber yanında ücretsiz olarak gelen Sharepoint Team Services ile ilgili detayları içerecek. Gelecek ay ise ayrıntılı bir şekilde ücretli olarak satılan Sharepoint Portal Server’dan bahsedeceğiz.

Sharepoint Team Services uygulaması nedir?

Sharepoint Team Services uygulamasının amacı, çok hızlı bir şekilde çok kolay kullanımlı bir intranet veya internet ortamı sunmak. Genel anlamda takım çalışması yapan departmanlar için düşünülmüş olan bu uygulama, üzerinde biraz değişiklik yaparak istediğiniz tüm amaçlar için kullanabileceğiniz bir hale gelebiliyor. Kullanmış olduğu teknoloji, ASP veya JAVA değil. Microsoft’un yeni geliştirmeye başladığı ve yeni yeni ürünlerine entegre ettiği “webbot” teknolojisi. Belki de Sharepoint Team Services’ın en büyük dezavantajı da bu. Geliştirme yaparken çok açık olmayan bu teknoloji yüzünden çok büyük sıkıntılar çekmek mümkün. Sharepoint Team Services, kurulumu Internet Information Server olan bir makine üzerine yapılıyor. Beraberinde ise IIS üzerine Frontpage Server Extensions 2002 uygulamasını da zorunlu olarak yüklüyor. Diğer bir özelliği de tamamen veritabanı üzerine çalışan bir uygulama olması. Eğer kurulumdan önce makinenize bir SQL Server kurmuşsanız, kurulum sırasında SQL Serverı algılayarak direk onun üzerine, çalışacağı tabloları ve diğer kayıtları yaratıp kurulumu bitirebiliyor. Eğer kurulum sırasında Sharepoint Team Services, makinede bir SQL Server göremezse, o zaman SQL Server’ın daha küçük bir sürümü olan MSDE sürümünü makinenize kurarak, kullanacağı tablo ve detaylı kayıtları onun içinde saklıyor. Bu şekilde tüm veritabanı bağlantı ve kullanım işlemlerini kurulum sırasında otomatik olarak yaparak sizin ek bir işlem yapmanıza gerek bırakmıyor.

Microsoft Sharepoint Team Services uygulamasını çalıştırabilmemiz için iki önemli noktaya göz atmalıyız. İlki lisans konusu. Microsoft Sharepoint Team Services uygulamasını bir web sunucusunda çalıştırabilmek için, çalıştırdığınız makinedeki Windows İşletim sisteminin lisansının olması ve de bir adet Frontpage XP lisansının olması yeterli. Bunun dışında başka bir uygulamanız yoksa, gerekli başka bir lisans bulunmuyor. (SQL Server istiyorsanız, onun da lisanslı olması gerekiyor, ancak daha önce belirttiğimiz gibi SQL Server yerine beraber ücretsiz olarak gelen MSDE sürümünü kullanabilirsiniz.)

Dikkat! Lisanslama ile ilgili belirgin olmayan bir nokta mevcut. Bu da ticari anlamda Sharepoint Team Services programını kullanarak bir web projesi yapıp,
satmak istemeniz durumunda lisanslamada bir soru işareti doğuyor. Bahsedilen sadece Windows ve Frontpage XP lisansları, sadece kendi makinenize kendi sayfalarınızı yapmak için getirilmiş bir lisanslama. Profesyonel olarak geliştirme yapıp satmak istiyorsanız ne gibi bir lisanslama kullanacağınızı ve projenizi satarken bir telif ücreti ödeyip ödemeyeceğinizi ne yazık ki biz tam olarak bulabilmiş değiliz.

Okuyucu Yorumları