Mobilite Nedir?

Mobil yaşamla birlikte bizim yaşamlarımız da değişti. Artık gezgin kullanıcılarız. Peki, bunun avantajları neler?

Mobilite Nedir?

Mobilite, Mobility'den devşirilerek dilimize giren bir kavram. Aslında tam karşılığı hareketlilik, devingenlik ve akışkanlık olarak yer bulsa da, artık bizce o, Mobilite. '90'lı yıllarda ilk cep telefonlarını ülkemizde kullanmaya başlayarak aslında mobil yaşam için önemli bir adım atmış olduk. Sonra ortaya çıkan hemen hemen bütün teknolojik cihazlar da bunu destekler yapıda oldu. Telefonları takiben masaüstü bilgisayarlar daha küçük ebatlı laptop'lara, laptop'lar da daha ince ultrabook'lara dönüştü ve sonunda işte geldiğimiz noktadayız. Mobilite, artık hayatımızın önemli bir parçası.

Mobil yaşamla birlikte bizim yaşamlarımız da değişti. Meslekler, iş kolları, eğitim sistemi ve daha pek çok alanda da Mobilite ile büyük değişimler gerçekleşti. Artık eğitim sisteminde "uzaktan eğitim" şeklinde tanımlanan bir sistem var mesela. Yine öte yandan bazı şirketler, çalışanlarına, ofis yerine evlerinden veya istedikleri her yerden çalışma esnekliği sunabiliyorlar. Mobilite sayesinde işimizden, eğitimimizden ve hayatımızdan geri kalmıyoruz. Dünyanın en uç köşesinde bile olsak, sevdiklerimize bir kamera kadar yakın, bir mikrofon kadar uzağız. Ve bu ikisi de elimizdeki akıllı telefon ve tabletle her an yanımızda.

Aslında Mobilite'nin bir diğer anlamı ise şu: "İşleyen demir ışıldar". Ne alaka mı? Şöyle söyleyeyim...

Yapılan araştırmalara göre, mobil teknolojileri kullanan şirketler, bu teknolojilerle ilgilenmeyen şirketlere oranla tam yüzde 53 daha fazla kazanç elde ediyor. Sadece bu da değil; bu şirketler yüzde 39 daha verimli, iş süreci iyileştirmeleri yüzde 21 daha başarılı ve kağıt işleriyle de yine yüzde 21 oranında daha az uğraşıyorlar. En sıkıcı da sonundaki aslında. Bence sırf bunun için bile mobilite'ye sıcak bakılmalı. Ee, madem böylesi dev bir kazanç söz konusu, peki neden şirketlerin tamamı mobil teknolojileri kullanmıyor? Bu konuda 4 korku var:

  • 1- Veri güvenliğini sağlayamama,
  • 2- Sınırlı bütçe,
  • 3- Veri ihlalleri,
  • 4- Şirket bilgilerinin çalışanların cihazlarında taşınması,

Korkuya lüzum yok, bu konular yönetilebilir konular. Özellikle Dell EMC'nin "Bring Your Own Device" felsefesiyle birlikte çalışanlar kendi tablet ve dizüstü bilgisayarlarını kullanabiliyor ve güvenlik çözümleriyle veri güvenliğini de tehlikeye atmıyor. Elbette şirketin bütçesi sınırlıysa yapacak bir şey yok... "Bütçe yok," sözü karşısında, söyleyecek söz yok.