Bu uçaktaki farkı görüyor musunuz? Tarihin akışını değiştirdi
Bu makalede hem havacılık tarihinin hem ülkeler ve şirketler arasındaki rekabetin nasıl değiştiğine ve muhtemelen bugün pek çok kişinin aklına gelen bir soruya nasıl yanıt verdiğine bakıyoruz. Hazırsanız başlayalım...
De Havilland Comet… 2. Dünya Savaşı'nın ardından hava taşımacılığında ABD'nin liderliğini ele geçirmek amacıyla tasarlanmış dünyanın ilk jet yolcu uçağıydı.
Brabazon Komitesi, 1943 yılında Birleşik Krallık'ta savaş sonrası sivil havacılığın ihtiyaçlarını belirlemek amacıyla kuruldu. Bu komite, basınçlı kabine sahip, transatlantik mesafeleri aşabilen bir uçak önerdi.
Bu öneriyle, de Havilland firması, savaş sonrası havacılığının ihtiyaçlarını karşılayacak bir jet uçağı tasarlamaya başladı ve ortaya dünyanın ilk jet yolcu uçağı çıktı:
de Havilland Comet.
RAKİPLERİ ŞAŞKINA DÖNMÜŞTÜ
Britannica'ya göre Boeing, Douglas ve Lockheed şaşkına dönmüştü. Çünkü, Comet, Amerikan havayolu rotaları için çok küçük ve kısa menzilli olarak değerlendirilse de, jet uçağına rakip olabilecek bir uçak sunamıyorlardı.
TARİHE GEÇTİ
Prototipi 27 Temmuz 1949’da ilk uçuşunu gerçekleştiren Comet, 1952’de ticari uçuşlara başladı. Bu uçuş, sivil havacılıkta jet çağını başlatan, ilk jet yolcu uçağı olarak tarihe geçti.
British Overseas Airways Corporation (BOAC) tarafından işletilen Comet, Londra'dan Johannesburg’a yapılan ilk uçuşla sivil havacılık dünyasında devrim yarattı. Bu an, jet motorlu uçakların ilk kez yolcu taşımaya başlaması anlamına geliyordu.
Havayolu firmalarının ilgisi artmıştı...
LÜKSÜN ZİRVESİ GİBİYDİ
De Havilland Comet, 1952 yılında hizmete girdi ve modern jet uçakları dönemi başladı. Comet, yolcularını 450 mph (720 kph) hızla 2.500 mil (4.000 km) mesafeye kadar taşıyabiliyordu ve normal hizmet irtifasında 36.000 feet (11.000 metre) yükseklikte uçabiliyordu.
Bu yüksekliklerde kötü hava koşullarının etkisi büyük ölçüde azalmıştı. Yolcular, geniş bacak alanı sunan, geriye yaslanabilen lüks olanaklarla, Comet'in büyük, kare şeklindeki pencerelerinden manzaralarla ve masa düzeninde oturma alanlarıyla karşılanıyordu. Yolcular sıcak-soğuk yiyecek ve içeceklerin yanı sıra bir bar ve ayrı erkek ve kadın tuvaletleriyle de hizmet alabiliyorlardı. Ancak bir süre sonra işler değişecekti...