Akıllı fırınlar, akıllı bulaşık makineleri ve akıllı buzdolapları... Akıllı cihazların şu sıralar çok moda oldukları bir gerçek. Ancak günümüzün akıllı buzdolaplarının diğer akıllı cihazlar kadar akıllı olmadıklarını da kabul etmemiz gerekiyor.
Akıllı buzdolapları aslında o kadar akıllı değil. Belirli koşullar altında kendi kendine açılıp kapanabilen veya gerektiğinde belirli eylemleri tetikleyebilen diğer akıllı mutfak aletlerinin aksine, günümüzün akıllı buzdolapları, temelde son 75 yılda buzdolaplarının yaptığı şeyleri, birkaç ilave ses, gösterge ve özellikle yapıyor.
Örneğin, LG'nin ThinQ akıllı buzdolapları Craft Ice özellikli çift buz yapıcı, LED iç aydınlatma ve daha fazlası dahil olmak üzere çeşitli birinci sınıf özellikler içeriyor. InstaView Door-in-Door özelliği, kapıyı açmadan buzdolabının içini görmenizi sağlıyor.
Belirli modellerde, sıcaklığı değiştirmenize veya ThinQ mobil uygulamasından veya Amazon Alexa veya Google Home cihazınızdan ekstra buz sipariş etmenize olanak tanıyan LG'nin ThinQ uygulaması Wi-Fi entegrasyonuna da sahip. Ayrıca, birisi buzdolabının kapısını açık bırakırsa, uygulama aracılığıyla bildirim alabiliyorsunuz.
Tüm bu özellikler güzel olsa da, hiçbiri aslen "akıllı" tanımına tam olarak uymuyor. Yaptığı tek "akıllı" şeyin buz yapıcıyı güçlendirmek olduğu üst düzey bir buzdolabına çok daha fazla harcamak ne kadar mantıklı; tartışılır...
Samsung'un Family Hub akıllı buzdolapları serisi, birkaç akıllı özellik daha sunuyor. LED aydınlatma ve akıllı soğutmanın yanı sıra bu buzdolapları, buzdolabı kapısının dışında büyük bir LED ekrana sahip olabiliyor. Buzdolabı, Wi-Fi aracılığıyla diğer akıllı cihazlara bağlanabiliyor ve böylece ön kapınızda kimin olduğunu görmenize (Ring kapı ziliniz aracılığıyla), evinizin aydınlatmasını kontrol etmenize (Philips Hue aracılığıyla), evinizdeki diğer odaları izlemenize (Arlo web kameralarıyla), evinizin sıcaklığını ayarlamanıza (Nest termostatınızla) ve diğer akıllı cihazları sesli komutlarla kontrol etmenize imkan sağlıyor.
Family Hub, Samsung akıllı TV'nizde gösterilenleri bile kendi ekranına yansıtabiliyor; Spotify'dan müzik çalabiliyor.
Bunların hepsi çok güzel ama gerçekten düşük fiyatlı bir Amazon Echo Dot ile yapabileceğinizden fazlası değil. Bununla birlikte Samsung, buzdolabının içine bir kamera ekleyerek cihazı gerçek bir akıllı buzdolabı olmaya biraz daha yaklaştırıyor.
Family Hub uygulaması, yemek planlamanıza ve alışveriş listeleri oluşturmanıza olanak tanıyor, ancak bunları manuel olarak yapmanız gerekiyor. Uygulama, buzdolabınızın içindekilerin envanterini çıkartmıyor veya alışveriş önerileri oluşturmuyor.
Gerçekten akıllı bir buzdolabı ne yapmalı?
Sadece Wi-Fi veya Alexa özellikleri eklemek bir buzdolabını akıllı yapmıyor. Gerçek bir akıllı buzdolabı sizin için çok daha fazlasını yapabilmeli ve bunu otomatik olarak yapmalı.
Samsung'un Family Hub modellerinde yaptığı gibi buzdolabının içine bir veya daha fazla kamera yerleştirmek, özellikle yapay zeka (AI) teknolojisi ile eşleştirildiğinde daha fazla işlevsellik sağlayabilir.
Şu özelliklere sahip akıllı bir buzdolabı hayal edin: Belirli bir öğeniz bittiğinde sizi tanıyor ve uyarıyor, gıdaların son kullanma tarihini biliyor, hangi yiyecekleri sevdiğinizi öğreniyor ve otomatik olarak alışveriş listeleri oluşturuyor, bu alışveriş listesini otomatik olarak markete gönderebiliyor...
Şimdi de bugün sahip olduğunuzdan daha akıllı bir TV'ye bağlı akıllı bir buzdolabı hayal edin. Bir yemek kanalında bir yemek programı izlediğinizi ve sevdiğiniz bir tarifi gördüğünüzü düşünün. Akıllı TV'nize tarifi kaydedip akıllı buzdolabınıza göndermesini söylüyorsunuz. Buzdolabı tarifi kaydediyor ve gerekli tüm malzemelere sahip olup olmadığınızı belirliyor. Size neye ihtiyacınız olduğunu söylüyor veya bu öğeleri otomatik olarak bir sonraki alışveriş listesine ekliyor. Ve tüm bunlar o an içinde oluyor....
Daha da iyisi, elinizdeki malzemelere ve yemek tarifleri veritabanına göre ne pişirileceğini bulan akıllı bir buzdolabı hayal edin. Bu, yemek planlamasındaki tüm dengeleri değiştirecek bir özellik olurdu.
Gerçekten akıllı buzdolaplarını görebilecek miyiz?
Akıllı bir buzdolabında, bu zeka seviyesini yakın gelecekte görmeyi beklemeyin. Neden mi? Öcelikle tüketiciler çok düzensiz... Dahili kameralı Samsung buzdolabını hatırlıyor musunuz? Elinizde hangi yiyeceğin bulunduğunu otomatik olarak belirlemek üzere bu kamerayı kullanmak için, buzdolabınızın içindekilerin görülmesi kolay ve ideal olarak mantıklı bir şekilde organize edilmiş olmalı.
Ne yazık ki, çoğu insan bu kadar organize değil. Aslında, ortalama bir buzdolabı, sığdığı her yere doldurulmuş eşyalarla aşırı derecede darmadağındır. Gelişmiş yapay zeka teknolojisinin desteklediği en akıllı akıllı kameranın bile tipik dağınık buzdolabından haber vermesine imkan yok.
Dağınık buzdolabı ikilemine bir çözüm, RFID teknolojisini kullanarak bazı kasasız marketlerin yaptığı gibi ürünleri takip etmek olabilir. Bu yaklaşım, marketten satın aldığınız tüm ürünlere yerleşik düşük frekanslı radyo vericileri olan RFID (Radyo Frekansı Tanımlamanın kısaltması) etiketlerini yerleştirir.
Geleceğin akıllı buzdolabı, yerleşik bir RFID okuyucusuna sahip olabilir ve hangi RFID etiketli ürünlerin içinde olduğunu ve hangilerinin yeniden sipariş edilmesi gerektiğini algılayabilir. Bu yaklaşımla ilgili tek sorun, günümüzde geleneksel market raflarındaki ürünlerin çoğunluğunun RFID etiketlerine sahip olmaması. RFID özellikli akıllı buzdolaplarında etkin bir şekilde kullanılabilmesi için bu teknolojinin kullanımının evrensel hale gelmesi gerekir.
...Ve son karar!
Gerçek şu ki, günümüzün akıllı buzdolapları, akıllı cihaz kavramını gerçek anlamda karşılayamıyor. Üst düzey bir buzdolabına Wi-Fi ve bir dijital asistan eklemek, onu gerçek bir akıllı cihaz yapmıyor.
Gıda kullanımını izleyebilen ve otomatik olarak alışveriş listeleri oluşturabilen gerçek bir akıllı buzdolabı istiyorsanız, muhtemelen bir süre daha beklemeniz gerekecek.