Kompakt fotoğraf makinesi satın alma rehberi!

Fotoğraf makinesi almak artık tam bir eziyet. Yüzlerce model arasında kaybolmayın; rehberiniz hazır!

Hangisi sizin için en doğrusu

Yıllar öncesinde fotoğraf makinelerini kategorilendiriyor olsaydık profesyonel, yarı profesyonel ve kompakt diye sıralama yapabilirdik. Günümüzdeyse çok şey değişti. En üst seviyedeki modelleri bulunduran profesyonel (DSLR) modeller bile kendi içinde birçok kategoriyi bulunduruyor. Dahası DSLR olarak adlandırdığımız modeller artık kompakt gövde içinde de sunulmaya başlandı. Kayıt ortamının dijital olması nedeniyle filmli makineleri vakti zamanında rafa kaldırmış olan kullanıcılar artık günümüzde DSLR seviyesine kadar yükselmiş durumda. Hiç şüphesiz DSLR'ların düşen fiyatlarının yaygınlaşmada etkisi son derece yüksek. Yazımızda nasıl bir kompakt fotoğraf makinesine ihtiyacınızın olduğunu tespit etmeye ve ideal bir modeli nasıl seçeceğinize yardımcı olacak içeriklere yer vereceğiz. Dediğimiz gibi eskiden olsa fotoğraf dünyasına bakış açınıza göre size hemen bir yönlendirme yapabilirdik ancak günümüzde neredeyse her kategori için uzun uzadıya konuşmak gerekiyor.

Öncelikle kompakt fotoğraf makinelerini ele almak doğru olacak. Eğer şimdiye dek akıllı telefonunuzla çekmiş olduğunuz fotoğrafları yeterli bulduysanız veya çekilen fotoğrafların kalitesini sadece kaç megapiksel olduğuyla değerlendiriyorsanız yeni bir fotoğraf makinesi sizin için ek bir masraftan öteye geçemez. Dolayısıyla öncelikle fotoğrafları neden bir fotoğraf makinesiyle çekmeniz gerektiği konusuna açıklık getirmeliyiz.

Megapiksel Kalite Ölçütü Değil

Megapiksel Kalite Ölçütü Değil

Yine yıllar öncesine dönelim. O zamanlar akıllı telefonların kamera çözünürlüğü düşüktü ve telefonun ekranından bakıldığında sonuçlar fena gözükmüyorlardı. Ekran çözünürlükleri de düşüktü. Ta ki fotoğraflar basılana kadar her şey mükemmeldi. Öte yandan fotoğraf makinelerinin ve akıllı telefonların 5.0 MP çözünürlüğe sahip oldukları paralel dönemde her zaman fotoğraf makineleri galip gelmeyi başardılar. Öncelikle fotoğrafın kalitesini belirlemede algılayıcının önemli bir etkisi var. Algılayıcı ne kadar büyükse ve ne kadar ciddi bir teknoloji içeriyorsa o denli iyi sonuçlar alınabiliyor. Algılayıcının üzerine ışık düşmesiyle görevli olan objektifin önemi de fotoğrafla ilgili olan birçok kullanıcı açısından biliniyor. Kalitesiz bir objektif renk kayıpları ve keskin olmayan hatlar oluşturacaktır. Özellikle DSLR sınıfının çoğu zaman vazgeçilmez olmasının sebebi de bu: Gerçeğe en yakın ve doğal fotoğraflar çekmek.

Zamanla yarı profesyonel ve kompakt sınıftaki ürünler de son derece kaliteli sonuçlar vermeye başladı. Çok eskiden bir DSLR ve kompakt makineyle çekilen sahneler ayırt edilebilecek düzeyde olurdu ancak günümüzde o göz için işin sanatkarı olmak gerekli. Demek istediğimiz, daha önce de üzerinde durduğumuz gibi fotoğrafın kaç megapiksel olduğu değil. Çözünürlük, sadece fotoğrafı bir programla açtığınızda ne kadar büyük olduğunu gösterir. Detaylar ise firma tarafında ciddi bir ekipman ve kullanıcı tarafında da tecrübe gerektirir. Akıllı telefonların yaygınlaşmasından sonra fotoğraf makinelerinin prim kaybetmemesinin belki de en açık anlatımı böyle olsa gerek.

Telefon Kamerası Yeterli Geliyor mu?

Telefon Kamerası Yeterli Geliyor mu?

Fotoğraf sizin için sadece Facebook ve Twitter gibi paylaşım sitelerine bir şeyler göndermeyi ifade ediyorsa akıllı telefonunuz yeterli gelecektir. Telefonları da kamera kaliteleri ile ele alabilmek mümkün. Özellikle son dönemlerde kamera kalitesi açısından son derece gelişmiş modeller piyasaya çıktı ancak yine de sonuçta bir telefonla fotoğraf çekiyorsunuz. Algılayıcı büyüklüğü ve lens gibi detaylar hak getire. Konunun temasını bu şekilde yansıtabilirsiniz ancak ortamın ambiyansı ve detayları için bir fotoğraf makinesi kullanıyor olmanız şart. İnternette görmüş olduğunuz etkileyici manzara fotoğraflarının nasıl çekildiğini merak ediyor olabilirsiniz. Hiçbirinin telefonla çekilmediğinin garantisini verelim. Arkasında iyi bir marka olan en uygun fiyatlı bir kompakt fotoğraf makinesiyle bile mükemmele yakın sonuçlar elde edebilirsiniz ve kesinlikle telefon kalitesinin üstüne çıkabilirsiniz. En azından ürünlerde optik yakınlaşma avantajı var. Yanında ek bir cihaz taşımak birçok kullanıcı için zor gelebilir ancak kalite istiyorsanız bazı şeylerden taviz vermek zorundasınız. Çektiklerinizi sadece sosyal ortamlarda kullanacaksanız, bastırıp eşe dosta dağıtmayacaksanız fotoğraf makinesine vereceğiniz parayla telefonunuzu değiştirip daha iyi kameraya sahip bir model edinmek çok daha mantıklı olacaktır.

Uygun Fiyatlılarda Marka Arayın

Uygun Fiyatlılarda Marka Arayın

Herhangi bir teknoloji marketini gezdiğinizde 175-200 TL aralığında bile kompakt fotoğraf makinelerinin satıldığını görebilirsiniz. "Peki, bu makineler gerçekten iyi fotoğraf çekiyor mu?" ya da "Madem iyiler, neden ucuzlar?" gibi sorular aklınıza gelebilir. Öncelikle belirtmeliyiz ki fotoğraf makinelerinin çekim kalitesini kesinlikle fiyatıyla eşleştirmeyin. Temel görev fotoğraf çekimi ve üzerine konulan her bir ek özellik fiyatı etkiliyor. Tasarım da fiyatı etkileyen başlıca unsurlardan. 175-200 TL arası bir makineyle neler yapabileceğinizden kısaca bir bahsedelim. Yaklaşık olarak 12 MP çözünürlükte fotoğraf çekebilirsiniz. 720p çözünürlükte HD video kaydedebilirsiniz. Nereden baksanız 5x optik yakınlaşmanız olur ve daha detaylı fotoğraflamalar yapabilir, video çekimlerinde görüntü kalitesini bozmadan yaklaşabilirsiniz. Makinelerde optik olmasa bile elektronik görüntü sabitleme özelliği vardır ve zor anlarda daha üstün sonuçlar elde edebilirsiniz. Fotoğrafları çeşitli efektler sayesinde kolaylıkla düzenleyebilirsiniz gibi örnekleri artırabilmek mümkün. Uygun fiyatlı bir makinede bile iyi akıllı telefonları kıskandıracak bir görüntü kalitesi var. Siz yine de markalı bir ürün almaya çalışın. Yani fotoğrafçılık konusunda deneyim kazanmış ve mümkünse filmli dönemlerden gelen bir üretici olsun. Elektronik devlerinin de ürünlerini göz ardı etmeyin. Kalite arıyorsanız bilinmeyen markalardan biraz uzak durun. Bahsettiğimiz sınıfta fiyatlar 500 TL'lere kadar yükseliyor. Eğer denk gelirseniz iyi markaların kampanyaya girmiş 175 TL altındaki ürünlerine de bakabilirsiniz ancak daha da ucuzuna gitmeyin.

"Biraz Daha İyisi" Olsa?

Piyasaya baktığımız zaman bazı modellerin kompakt olmasına rağmen fiyatların 1000 TL'yi aşabildiğini görüyoruz ancak bir de 500-1000 TL arasında olan modeller var. Bir önceki sınıfa göre kesinlikle farklılar ve özellikler açısından daha zenginler. Haklı olarak görünüşleri de daha iddialı. Artık çözünürlük değerinde gönül rahatlığıyla 16 MP'e ulaşabilirsiniz. Optik yakınlaşma değerinde 5x'in üzerine çıkarak 8x, 12x hatta manzara fotoğraflamayı seviyorsanız 20x'e kadar ilerleyebilirsiniz. Optik yakınlaşma özelliğinin fiyatı doğrudan artırdığını unutmamalısınız. Optik yakınlaşma ile çok fazla ilgilenmiyorsanız 500-600 TL arasında son derece iyi makineler bulabilirsiniz. Öte yandan video çözünürlüğünde de 1080p yani Full HD değeri artık rahatlıkla karşınıza gelebilir. Bahsi geçen noktada dikkatli olmalısınız çünkü diğer özelliklere kapılıp 720p video çekebilen bir makineyi de tercih etme durumunuz olabilir. Dikkatli olmakta fayda var. Eğer özellikle ince bir modele yönelmediyseniz objektif düzeneği nedeniyle makineler kalınlaşıp ağırlaşmaya başlayacaktır ancak korkulacak bir değişim olmayacak. Bahsettiğimiz sınıfın en etkileyici özelliklerinden biri de daha büyük, daha fazla çözünürlüğe sahip olan ekranlar. Hatta kimi üreticilerde dokunmatik ekranlara da rastlanabiliyor. Gelişen taraf sadece donanım değil. Yazılım içine gömülen özelliklerle panoramik veya HDR fotoğraf çekebilirsiniz. Son dönemlerde üç boyutlu fotoğraf çekebilen makineler de oldukça yaygınlaştı. Hatta Google Android işletim sistemli veya kablosuz ağ destekli makineler de karşınıza gelebilir. Benzer şekilde konum etiketleme (GPS) destekli modeller de var. İsteğinize göre fiyat iyice yükselip 1000 TL'nin üzerine çıkabilir ancak bahsi geçen sınıfa yönelecekseniz olası değişimlere yeterince değindik. Çözünürlük ve optik ekipman kalitesine bağlı olarak çekilen fotoğraf ile videolar böylece daha kaliteli olacak. Fotoğraflarınızı biraz daha önemsiyorsanız "Biraz Daha İyisi" dediğimiz sınıfa yönelebilirsiniz.

Kolay Taşınabilen Profesyoneller

Kolay Taşınabilen Profesyoneller

Profesyonel fotoğraf makinesi dediğimizde aklımıza her zaman kiloluk DSLR'lar gelir değil mi? İşte son birkaç yıl öncesine kadar bu kanı yıkıldı ve artık kompakt boyutlarda DSLR'lar ve Micro Four Thirds (4/3) adını verdiğimiz yeni bir kategori var. Bu sınıfta fiyatlar 1000 TL'den başlayarak 2000 TL'ye uzanıyor. Hitap edilen kesimse fotoğraf çekmekten ciddi şekilde zevk duyanlar. Deklanşöre basıp çekmek yerine enstantane, ISO ve diyafram arasında boğulmayı sevenler. İşin sanatında olanlar. Kompakt makinelerin en üstü olan sınıfta algılayıcılar daha büyük. Demek oluyor ki fotoğraf makinelerinin ışık toplama yeteneği çok daha fazla. Sonuçlar çok daha keskin ve etkileyici oluyor. Çekeceğiniz sahneye göre lensleri değiştirebilme şansınız var ancak tıpkı DSLR'larda olduğu gibi çok yüksek optik yakınlaşma değerleri beklememelisiniz. Makineler sadece elektronik olmadığından yani mekanik bileşenler de ağırlıkta olduğundan zamanla bakıma ihtiyaç duyabiliyorlar. Gövdeler de özellikle kazalara karşı korunabilmeleri açısından sağlam malzemelerden üretiliyor. Daha önceden yarı profesyonel bir makine kullanıyor ve DSLR'lara ağırlığı nedeniyle terfi etmek istemiyorsanız sizin için ideal olacaktır. Firmalar zaten fotoğrafçılık kökenli markalardan oluşuyor ve kalitesiz seçeneklerle karşılaşma şansınız yok. Tek dezavantajınız fazla lens seçeneğinin pek olmaması ve fiyatların yüksekliği. Kompakt DSLR ve Micro Four Thirds (4/3) aslında "taşınabilirlik" kavramı ile biraz olsun çelişiyor. Makineler haklı olarak ağırlaşmaya başlıyor ve biraz işlevsel bir objektif almak istediğinizde makine artık cebinize sokamayacağınız hale geliyor.

Biz Ne Kullanıyoruz?

Biz Ne Kullanıyoruz?

Doğrusunu söylemek gerekirse bizler günlük yaşantımızda akıllı telefonlarımızı kullanarak fotoğraf ve video çekiyoruz. Sosyal ortamlar ve diğer arkadaşlarımızla haberleşmek için fazlasıyla yetiyor. Tabii iyi kameraya sahip olan telefonları özellikle tercih ediyoruz. Tatile veya bir organizasyona katılmamız gerektiğinde ise "Biraz daha iyisi" dediğimiz sınıfa ait kompakt makinelerimizi alarak yola çıkıyoruz. Sanatsal olmamız çoğu zaman gerekmiyor ve kompakt makineler kullanmaktan memnunuz. Günün birinde emekli olup kendimizi fotoğrafa adarsak o zaman birkaç kiloluk bir DSLR neden kullanmayalım ki?

Okuyucu Yorumları