Beyaz Saray emri verdi: NASA, Ay Zaman Standardı geliştirecek

Zaman çok karmaşık bir mesele. Evrenin her noktasında farklı akan, farklı ölçülen zaman kavramını şimdi Ay'da kurulacak üs için yeniden standart hale getirmemiz gerekiyor ve NASA bu görevi resmi olarak aldı.

Beyaz Saray emri verdi: NASA, Ay Zaman Standardı geliştirecek

NASA ve uluslararası ortakları, Ay ile ilgili büyük planlar yapıyorlar. Öyle ki yakında Ay'da kalıcı bir üs kurmak da bu planların bir parçası. Ancak Ay'da kalıcı bir yaşam kurmanın bazı lojistik ve teorik sorunları var. Bunlarda biri de Ay zamanı ile Dünya zamanını senkronize edebilmek.

Beyaz Saray, NASA'nın hem Artemis programını destekleyen hem de ABD'nin küresel uzay yarışındaki lider konumunu koruyan bir çözüm geliştirmesini istiyor. Buna göre ABD uzay ajansının 2026 yılı sonuna kadar Koordinatlı Ay Zamanı (KAT) adı verilen bir sistem geliştirmesi gerekiyor.

Dünya üzerindeki zaman sistemlerini koordine etmek nispeten kolay bir işken, görelilik nedeniyle Ay devreye girdiğinde işler önemli ölçüde zorlaşıyor.

Alpha Centauri saatine göre saat kaç?

Einstein'in görelilik teorisine göre, Ay'da zaman Dünya'dakinden farklı geçiyor. Aynı durum uzayın genelinde de geçerli. Eğer devasa kütleçekim kuvveti nedeniyle bir kara deliğin yakınına giderseniz, zaman (veya en azından zaman algısı) önemli ölçüde yavaşlar. Ay'da ve Dünya'da zamanın geçişi arasındaki fark çok küçük ancak zamanla bu fark birikiyor eninde sonunda saatler farklı değerleri göstermeye başlıyor.

Beyaz Saray'ın bu konudaki yönlendirmesi ilk değil. Geçen yıl, ESA da ay saati standardizasyonu için şirketlerden teklif almaya başladı. NASA ise 2019 yılında uzay araçlarının Dünya ile iletişimden bağımsız olarak daha iyi seyir yapmasını sağlamak amacıyla Derin Uzay Atom Saati'ni (DSAC) hayata geçirmişti.

Birkaç yüz seneye bugün kullandığımız 24 saatlik klasik düzen yerini DSAC'a bırakırsa şaşırmayın. Ne de olsa evrenin her yerinde aynı zaman ölçü standardını kullanmak zorundayız. Çünkü, dünyanın kendi içinde bile her şehirde ayrı ayrı zaman ayarı yapmak zorundayken zaten yeterince zorlanıyoruz, buna bir de gezegenler/galaksiler arasında yüzlerce binlerce farklı zaman dilimi de eklenirse, insanoğlu pencereleri açıp imdat diye bağırabilir.