Tüm insanlar bir anda ortadan kaybolsaydı, Dünya'da neler olurdu?

Eğer bir gün tüm insanlar, bir anda ortadan kaybolsaydı, Dünya'da neler olurdu? Neler değişirdi; neler aynı kalırdı?

İnsanlar bir anda ortadan kaybolsaydı, Dünya'da neler olurdu?

Bütün insanlar bir anda ortadan kaybolsa, gezegenimizin nasıl gözükeceğini hiç düşündünüz mü? İnsanlar dünyadan kaybolsa ve bir yıl sonra ne olduğunu görmek için Dünya'ya geri dönebilseydiniz, fark ettiğiniz ilk değişiklik gördükleriniz olmazdı; duyduğunuz veya daha doğrusu duymadığınız şeyler olurdu. Dünya sessiz olurdu ve insanların ne kadar çok gürültü yaptığını fark ederdiniz. Binalarımız, otomobillerimiz, uçaklarımız ve eylemlerimiz çok fazla gürültü yaratıyor ve bu gürültünün tamamı ortadan kaybolmuş olacaktır.

Daha mavi bir gökyüzü, akmayan sular

Hava durumunda da bir değişiklik fark edeceksiniz. İnsansız bir yılın ardından gökyüzü daha mavi, hava daha berrak olacaktır. Rüzgar ve yağmur Dünya’nın yüzeyini temizlerken, insanların yarattığı tüm sis ve toz kaybolacaktır.

Eğer evinize giderseniz, hiç kimsenin evinizi rahatsız etmediği bir yıl boyunca bazı değişiklikler yaşandığını göreceksiniz. Öncelikle, evinize girdiğinizde umarız susamamış olursunuz, çünkü musluklarınızda su bulamayacaksınız. Su sistemleri sürekli pompalama gerektirir. Kamu su kaynağında su pompalayan makineleri yönetecek kimse olmadığında, sistemde su olmaz.

Herkes ortadan kaybolduğunda borularda olan su, ilk kış geldiğinde hala borularda durmaya devam eder. Ancak kışın gelmesi ile beraber yaşanan ilk dondurucu soğukta, soğuk hava borulardaki suyu donduracak ve boruları patlatacaktır.

Su sistemlerinde olduğu gibi, enerji santralleri de onların çalışmasını sağlayacak, bakımını yapacak ve yakıt yükleyecek kişilere ihtiyaç duyduğu için çalışmayı durduracaktır. Yani eviniz ışıksız, televizyonsuz, telefonsuz veya bilgisayarsız bir şekilde karanlıkta kalacaktır.

Çok fazla toz

Ayrıca evinizin bol miktarda tozlu olduğunu da fark edersiniz. Aslında havada her zaman toz vardır ancak yapılan temizliğin yanı sıra klima sistemlerimiz ve ısıtıcılarımız evin içindeki havayı hareket halinde tuttuğu için bunu pek fark etmeyiz. Ayrıca, evinizdeki odalar arasında gezinirken hareket halindeyken sizler de tozun tutunacağı bir başka yüzey olarak genel toz miktarının azalmasına yardımcı olursunuz. Ancak tüm bunlar durduğunda, evinizin içindeki hava sakinleşecek ve toz her yere çökecektir.

Daha önce hiç görmediğiniz birçok bitki bahçenizde kök salacaktır. Bir ağaç her tohum düşürdüğünde, küçük bir fidan büyüyebilir. Bu fidanın büyümesini engellemek veya filizlendiğinde yerinden çıkarmak için kimse olmayacağından dolayı, etrafınızdaki ve bahçenizdeki bitki çeşitliliği artacaktır.

Çok fazla böcek

Etrafta vızıldayan çok daha fazla böcek fark edeceksiniz. Unutmayın, insanlar böceklerden kurtulmak için ellerinden gelen her şeyi yapma eğilimindedir. Havayı ve yeri böcek ilaçlarına boğarız. Böcek habitatını ortadan kaldırırız. Pencerelere korumalar takarız. Ve bütün bunlar işe yaramadığında, karşımıza çıkan böcekleri kendimiz ortadan kaldırırız.

Bütün bunları yapacak insanlar olmadığında böcekler geri gelerek yeniden dünyada istedikleri yere yerleşmekte özgür kalacaklardır.

Mahallenizde de bazı farklılıklar görürsünüz. Öncelikle küçük canlılar, yani nerede olduğunuza göre fareler, köstebekler, rakunlar, kokarcalar, tilkiler ve kunduzlar gibi hayvanlar etrafta dolaşmaya başlayacaktır. Normalde görmeye alışkın olmadığınız, ancak bölgenizde eskiden bulunan canlılar tekrar eski yerlerine geri gelmeye başlayabilir.

Daha sonra ise geyikler, çakallar ve ara sıra ayılar gibi daha büyük hayvanlar da mahallenize gelecektir. Belki bu büyük hayvanların gelişi ilk yılda olmayabilir ancak elbet bir gün geri geleceklerdir.

Elektrik ışığı olmadığında, doğal dünyanın ritmi tekrar eski haline geri dönecektir. Tek ışık Güneş, Ay ve yıldızlardan gelecektir. Bu yüzden gece yaratıkları, bir kez daha karanlık gökyüzüne kavuşarak kendilerini daha iyi hissedeceklerdir.

Daha fazla yangın

Daha fazla yangının olduğunu da fark edebilirsiniz. Yıldırım bir ağaca veya tarlaya çarpabilir, çalıları ateşe verebilir veya evlere ve binalara çarpabilir. Bu ilk doğal ateş belirtilerini söndürecek insanlar olmadan, bu yangınlar kendi kendilerine yakıtlarını (yani evler ve tarlalar gibi etraflarında olan yanıcı şeyleri) tüketene kadar devam edecektir.

Yollar, otoyollar, köprüler ve binalar gibi beton veya diğer dayanıklı malzemelerden yapılan varlıklar, sadece bir yıl sonrasında hemen hemen aynı görünecektir.

Ancak on yıl sonra geri gelirseniz, içlerinde küçük bitkilerin kıpırdandığı çatlakların ortaya çıktığını görürseniz. Bunun nedeni, Dünya’nın sürekli hareket etmesidir. Bu hareket bir basınç oluşturur ve bu basınç da çatlakların oluşmasına sebep olur. Sonunda, yollar o kadar çatlayacaktı ki kırık cam gibi görünecek ve hatta aralarından ağaçlar büyüyecektir.

Metal ayaklı köprüler yavaş yavaş paslanır. Köprüleri ayakta tutan kirişler ve cıvatalar da paslanır. Ancak büyük beton köprüler ve beton otoyollar yüzyıllarca varlıklarını koruyabilir.

İnsanların dünyanın nehirleri ve akarsuları üzerine inşa ettiği barajlar ve bentler aşınır. Çiftlikler doğaya geri döner. Bizler sürekli olarak daha fazlasını ekmek için ortada olmayacağımızdan dolayı, normalde yediğimiz bitkilerin de sayısı ciddi ölçüde azalacak ve yok olmaya başlayacaktır.

Av haline gelen çiftlik hayvanları

Çiftlik hayvanları ise ayılar, çakallar, kurtlar ve panterler için kolay bir av olacaktır. Evcil hayvanlara baktığımızda ise, daha büyük hayvanlar tarafından avlanmayan kediler vahşileşecektir. Çoğu köpek ise hayatta kalamayacaktır.

Bin yıl sonra, hatırladığınız dünya hala belli belirsiz tanınabilir olacaktır. Bazı şeyler varlıklarını koruyacaktır. Yapıldıkları malzemelere, içinde bulundukları iklime ve açıkçası şansa bağlı olarak yapıların zamana karşı dayanma ihtimalleri farklı olacaktır. Etrafta bir apartman, bir sinema ya da çökmekte olan bir alışveriş merkezi, kayıp bir uygarlığın anıtları olarak duracaktır. Bu şaşırtıcı gibi gelebilir ancak Roma İmparatorluğu 1.500 yıldan daha uzun bir süre önce çöktü, ancak bugün bile bazı kalıntıları görebilirsiniz.

Belki de en önemlisi, insanlığın aniden kaybolması, Dünya’ya nasıl davrandığımızı açık bir şekilde gösterecektir. İnsan uygarlığı gezegenimizin hemen her köşesine yayılmış olabilir, ancak bu uygarlığın varlığını sürdürebilmesi için sürekli bir bakıma ihtiyaç vardır. Yine de, uygarlık yıkılsa bile iklim değişikliğinin bir kez daha doğal sürecine doğru hareket etmesi gezegenimizdeki diğer canlılar için iyi bir sonuç yaratacaktır.