Haute cuisine (yüksek mutfak sanatı) artık sadece dünyaya ait değil. Michelin yıldızlı şef Anne-Sophie Pic’in özel olarak hazırladığı menü, Fransız astronot Sophie Adenot’un Epsilon görevi kapsamında Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) taşınıyor. Bu eşsiz yemekler, Dünya’da hiçbir restoranda sunulmayacak.
Uzayda Yemek Sadece Beslenme Değil, Bir Kültür Paylaşımı
Yemek, sadece karın doyurmak için değil; kültürel bir ifade, bilimsel bir merak ve sanatsal bir anlatımdır. İnsanoğlu tarih boyunca yemekle sosyal bağlar kurdu, hikâyeler anlattı ve duyularını harekete geçirdi. Bu gelenek şimdi yörüngeye taşınıyor.
Uzaya çıkan ilk insan olan Yuri Gagarin, tüp içinde karaciğer püresi ve çikolata sosu tüketmişti. Bugünün astronotları ise artık çok daha sofistike ve zengin menülerle karşılaşıyor.
Uzay Menü Detayları: Lezzetin Yeni Sınırları

Şef Anne-Sophie Pic’in hazırladığı uzay menüsünde hem başlangıçlar hem de ana yemek ve tatlılar yer alıyor. İşte Adenot’un ISS’ye götüreceği bonus yemeklerden bazıları:
Başlangıçlar:
-
Limon şekerlemeli kaz ciğeri kreması (kızarmış çörek eşliğinde)
-
Yengeç ve kimyon aromalı ıstakoz çorbası
-
Körili ve tütsülenmiş mezgit balığıyla hazırlanan yaban havucu çorbası
-
Pembe karabiber ve gratinli krutonlarla servis edilen soğan çorbası
Ana Yemekler:
-
Siyah sarımsak ve tütsülenmiş vanilya ile servis edilen kıyılmış kızarmış dana eti
-
Tonka fasulyesi, kremalı comté peyniri ve egzotik Voatsiperifery biberli mısır polentalı tavuk yemeği
Tatlılar:
-
Hindistan cevizi ve tütsülenmiş vanilya ile sütlaç
-
Fındık çiçeği ve kahve aromalı çikolata kreması
Bu İşbirlik Nasıl Gerçekleşti?
Adenot ve Pic’in yolları, lezzetle inovasyonu buluşturan bir tadım menüsü ve paylaştıkları ortak değerler sayesinde kesişti. Şef Pic bu süreç için şunları söyledi:
“Uzayda yemek yapmak büyük bir meydan okuma ama aynı zamanda inanılmaz heyecan verici. Tadım sürecinde Sophie'nin ilham verici bir kadın olduğunu keşfettim. Bu görevin bir parçası olmak benim için bir onur.”
Adenot ise iş birliğiyle ilgili şöyle konuştu:
“Bu buluşma tamamen kaderin bir cilvesiydi. Birlikte çalışmayı biz seçtik. Anne-Sophie yalnızca harika bir profesyonel değil, aynı zamanda ilham verici bir insan. Onun menüsünü mürettebata sunacak olmak beni heyecanlandırıyor.”
Uzaya Uygun Yemek: Teknoloji ve Lezzet El Ele
ISS’ye gönderilecek gıdaların belirli teknik kriterleri karşılaması gerekiyor: hafif, kırıntı bırakmayan ve en az iki yıl dayanıklı olmalılar. Bu nedenle yemekler genellikle konserve ya da dondurularak kurutulmuş oluyor. Bu özel menü için Pic, Fransız havayolu ikram firması Servair ile çalışarak steril, esnek torbalarda yemek hazırlama yöntemleri geliştirdi.
Pic şöyle diyor:
“Uzay için yemek tasarlamak, gastronominin sınırlarını zorlamak demek. Ekip arkadaşlarımla birlikte bu teknik kısıtlamalara rağmen lezzeti korumak için çalıştık.”
Astronotlar İçin Yemek, Bir Bağ Kurma Aracı
ISS’deki astronotların tükettikleri yemeklerin yaklaşık %10’u bu tür "bonus yiyecekler". Bunlar, görev arkadaşlarına kültürel bir parça sunma ve bağ kurma fırsatı yaratıyor. Daha önce Fransız astronot Thomas Pesquet de benzer gurme yemekleri görevlerine taşımıştı.
Adenot şöyle açıklıyor:
“Bu özel yemekleri paylaşmak, kültürümüzü anlatmak için bir davet gibidir. Mürettebat arkadaşlarımın bu yemekleri tatma konusunda benim kadar heyecanlı olacağından eminim.”
Uzayda Gıda Kültürü Evriliyor
Artık astronotlar sadece püre tüplerine ya da konserve yemeklere mahkûm değil. ISS’ye pizza bile gönderildi ve bazı astronotlar uzayda kurabiye pişirmeyi denedi. Hatta özel tasarım kupalar sayesinde uzayda espresso bile içilebiliyor.
Taze meyve ve sebzeler sadece görevin başında tüketilebiliyor. İlk kez uzayda yetiştirilen domates ise aylarca kaybolduğu için kimse tarafından yenemedi. Şimdilik uzayda kızartma yapılamasa da bunun için test aşamasında makineler geliştiriliyor.
Ve merak edenler için: “dondurularak kurutulmuş astronot dondurması” diye bir şey aslında hiç var olmadı.