Dünyanın en büyük şirketlerinden Apple'ın CEO’su olan Tim Cook, bugünlere gelmeden önceki kariyerine dair şaşırtıcı açıklamalar yaptı. Table Manners podcast'inde konuşan Cook, henüz 11 yaşındayken çalışmaya başladığını belirtti: “Çocukluğumun büyük bir kısmı çalışma odaklıydı ve herkes için, yaşınız kaç olursa olsun, sıkı çalışmanın gerekli olduğuna inanıyordum. Ve böylece muhtemelen 11 ya da 12 yaşlarındayken gazete dağıtımında çalışmaya başladım.”
Cook, yıllarını “kapılara gazete atarak” geçirdikten sonra, 14 yaşındayken yerel bir restoranda hamburger köftesi çevirme işine “terfi ettiğini” söylüyor. Jessie ve Lennie Ware ile konuşan Cook, “Tastee Freez adlı bir yerde çalışıyordum. Kasabadaki tek fast-food mekanıydı ve bu yüzden herkes orada toplanıyordu” dedi ve devam etti: “Küçük bir şapka takıyordum, bir önlük giyiyordum ve o zamanlar saatte 1,10 dolar kazanıyordum. Bu, o dönemde yasal olan asgari ücretin altında bir ücretti.”
1960 yılında Alabama’nın Mobile şehrinde doğan Cook’un ailesi, daha sonra o dönemde nüfusu 2.000’in biraz üzerinde olan Robertsdale’e yerleşti. Cook, bu mütevazı şehrin küçük nüfusuna rağmen harika olduğunu ve herkesin birbirinin ne yaptığından haberi olduğunu söylüyor. Cook, Robertsdale’de yerel liseye giderken gazete dağıtımı ve köfte pişirme gibi ilk işlerini bulmuş.
Sıradaki durak: Eczane
Mobile Press-Register’a göre daha sonra annesiyle birlikte Robertsdale’deki Lee Eczanesi’nde çalıştı. Cook’un ilk kez kazançlı bir işte çalıştığı Tastee Freez artık kapalı olsa da Lee Eczanesi hala şehrin tek bağımsız eczanesi olarak çalışmaya devam ediyor.
Ayrıca, Cook’un lisedeyken bando takımında trombon çaldığı ve yıllık kadrosunda görev aldığı söyleniyor. Genç Cook, lisedeki son yılında yıllık kadrosunda işletme yöneticisi olarak görev yaptı ve yerel işletmelere reklam satmaktan sorumluydu.
Cook, Alabama’nın kırsalında büyüdüğü bu yılların kendisine sıkı çalışmanın değerini öğrettiğini söylüyor: “Ebeveynlerim bana sıkı çalışmayı aşıladılar. Ve bu, hayatım boyunca benimle kaldı, bunun değeri, çalışmanın amacınızın bir parçası olabileceği gerçeği. Sanırım Apple’dan önce de çalışmayı severdim. Ama işi sevmiyordum ve şimdi ikisini de seviyorum. Ve bu, hissedilebilen büyük bir fark yaratıyor.”
IBM ve Steve Jobs'un daveti
Auburn Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra ilk kişisel bilgisayarını gören Cook, 1998’de Steve Jobs’un kendisini Apple’a davet etmesine kadar IBM de dahil olmak üzere birçok teknoloji şirketinde çalıştı.
Cook, şimdi Apple'ın CEO'su olarak, çocukken öğrendiği değerleri hala kullandığını söylüyor ve bunların arasında, sabah erken saatlerde gazete dağıtırken işine yarayabilecek bir alışkanlık da bulunuyor. Teknoloji lideri, her zaman sadık kaldığı bir şeyin güne sabah 5’te başlamak olduğunu söylüyor.
Daha önceki röportajlarında, her gün aldığı 500 - 600 e-postanın bir kısmını yanıtlamak için zaman ayırdığını söylemişti. Bunların arasında, kendisine her gün ulaşan mutlu ya da aşırı mutsuz Apple müşterilerinin gönderdiği e-postalar da yer alıyor.
Cook, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Bu, günün en çok kontrol edebildiğim kısmı. Gün ilerledikçe, daha az tahmin edilebilir hale geliyor ve günün sonunda, tüm bu şeyler zamanınızı, niyetinizi ve enerjinizi ele geçirebiliyor. Bu yüzden günün, dünyadan soyutlanıp birkaç önemli şeye odaklanabildiğim ve bir süre sessiz kalabildiğim kısmını seviyorum.”