Silent Hill: The Short Message İnceleme

Bugüne kadar hiç Silent Hill oynamadıysanız PlayStation 5’te tamamen ücretsiz olarak oynanabilen Silent Hill: The Short Message seriye iyi bir başlangıç olabilir. Peki, Silent Hill: The Short Message konusu ne, korku severlere neler vadediyor? İşte Silent Hill: The Short Message incelemesi!

Silent Hill: The Short Message inceleme

Silent Hill, Konami’nin en başarılı serilerinden biri ve korku temasını sevenlerin gönlünde ayrı bir yere sahip. Ancak buna karşın bu denli sevilen bir seri 10 yıldan fazla süredir sessizdi. Öyle ki, son oyun PlayStation 3 ve Xbox 360 platformlarına 2012 yılında geldi; sonrasında ise kasabaya derin bir sessizlik çöktü, ta ki bugüne kadar. Aslında 2014 yılında bir hareketlenme olmuş gibiydi: “Silent Hills” isimli yeni bir oyunun planları sızdırıldı; hatta bu o kadar ciddi bir projeydi ki, geliştirici ekip oyun severlere “oynanabilir bir teaser olarak” P.T. isimli bir oyunu bile sundu. Üstelik P.T. o kadar başarılı bir yapım oldu ki, “en iyi korku oyunları” arasında gösterildi; hal böyle olunca da türü sevenlerin avuçları yeni oyun için iyiden iyiye kaşınmaya başladı. Ancak sonra olanlar oldu. Proje bir anda iptal edildi ve P.T. erişime kapatıldı. Elbette bunun sebepleri arasında Hideo Kojima’nın Konami’den ayrılması ve Kojima Productions’ı kurması gibi olaylar da yok değil. O günden sonra oyun dünyası Kojima’dan yeni bir Silent Hill oyunu beklediyse de gelmedi. Konami ise, artık oyun severlerin özlem dolu çığlıklarını duymuş olacak ki, düğmeye bastı ve yeni Silent Hill’i duyurdu!

Müjdeler olsun: Silent Hill 2 bu sene geliyor. Evet, 2001 yapımının remake’i olarak gelecek olsa da eminiz ki PlayStation 2 için çıkan bir oyunu PlayStation 5 ve türev jenerasyonda oynamak müthiş bir deneyim olacaktır ve pek tabii ki hikaye de elden geçirilecektir. Yeni oyunun geliştirici ekibi ise tanıdık: Layers of Fear ve Medium gibi önemli korku oyunlarından tanıdığımız Bloober Team. Yani proje emin ellerde gibi. Peki ama Silent Hill: The Short Message bu hikayenin neresinde? Aslında hikaye biraz tanıdık...

Silent Hill: The Short Message, kısa bir süre önce düzenlenen PlayStation State of Play’de hiç beklenmedik bir anda ortaya çıktı. Sadece PlayStation 5 platformunda yer alacağı duyurulan oyun, tamamen ücretsiz olmasıyla da bir anda dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Buraya kadar her şey güzel. Fakat P.T. ve Silent Hills’in başına gelenleri düşününce insan biraz tedirgin olmuyor değil; zira tıpkı P.T. gibi Silent Hill: The Short Message da türün tüm korku unsularını üzerinde taşıyor, serinin fanlarını yeni Silent Hill oyununa hazırlıyor ve yine yaklaşık 2 saat gibi kısa bir oyun süresi sunuyor. Yani tıpkı P.T. gibi “oynanabilir bir teaser.” Ne diyelim, umarız bu defa da yarı yolda kalmayız...

Peki, Silent Hill: The Short Message, P.T. kadar etkileyici mi, hikayesi ne, neler sunuyor? Açıkçası P.T. gibi en iyi korku oyunları arasında gösterileceğini düşünmediğimizi baştan söyleyelim, fakat karanlık ve rahatsız edici bir deneyim sunmasıyla Silent Hill atmosferini yakalamak isteyenlere aradıklarını veriyor. Ve bir de ücretsiz olması var tabii; eğer PlayStation 5 sahibi iseniz hemen indirin gitsin! Bu anlamda da pişman olmayacağınız bir deneyim vadediyor. Güzel bir diğer haber de şu: Müzikler bir kez daha Akira Yamaoka’nın ellerinden çıkmış!

Oyunun sanat yönetmenliği müthiş, korku unsurları yerinde; oyuna başladıktan kısa bir süre içinde Silent Hill dünyasının karanlık ve kasvatinin üzerinize çöktüğünü iyiden iyiye hissediyorsunuz. Fakat aynı zamanda bir şeyler de eksik kalmış gibi... Bunun sebebi olarak belki de çok fazla mesaj kaygısı taşıması gösterilebilir.

Silent Hill: The Short Message, günümüz Almanya'sındaki kurgusal bir şehir olan Kettenstadt’ta geçiyor. Köklü bir geçmişe sahip olan Kettenstadt terk edilmeye yüz tutmuş bir kent; özellikle 20’li yaşlardakilerin toplu halde şehirden ayrılmaya başlamasıyla yetkililer çareyi Çinli yatırımcılarda bulmuş ve şehri yeniden inşa edip eski ihtişamına kavuşturmayı istiyorlar. Ancak patlayan Covid-19 salgını ve ekonomik kriz tuz biber oluyor ve bu plan bir türlü hayata geçirilemiyor. Kettenstadt’taki bir apartman ise genç kızların simgesi haline gelmiş durumda. Ancak durun, bu iyi bir simge değil. Villa adındaki bu apartman, şöhretini, her yıl çatısından atlayan genç kızların intiharlarına borçlu. Ve biz lise öğrencisi Anita olarak bu apartmandayız...

Anita olarak, Villa’da sosyal medyada fenomen haline gelmiş bir grafiti sanatçısı arkadaşımız Maya’yı aradığımız The Short Message’da, aslında bir yandan da toplumun değer yargılarının, toplumun sosyal medya personasına karşı verdiği eleştirel cevabını arıyoruz. Çevrede dolaşırken konuya ilişkin çok sayıda gazete kupürü gördüğümüz gibi, Maya’nın iç dünyasına da yine bu mektuplar vesilesiyle tanık oluyoruz. Duvarlarını “ucube”, “ezik”, “çirkin”, “deli” şeklinde yer alan binlerce notun süslediği koridorları aşıyor, flashbackler ve ara sahnelerle atmosfer gittikçe geriliyor. Arayışımız tahmin edebileceğiniz gibi Silent Hill temasına bağlı olarak oldukça ürkütücü şekilde ilerliyor ve bu arayışımız O’nu bulana kadar son bulmuyor. İnternette bir “like” aldıktan sonra yaşanan tatmin duygusunu doldurmaya çalışan ve bu uğurda yaşanan travmayı masala dönüştüren çocukların, stigmata’ya benzettikleri yaralarının güzel kiraz çiçeklerine dönüşeceğine inandıkları bir kurgunun canavarı veya her kim ise...

Aile içi şiddetin, yalnızlığın, siber zorbalığın, travmaların neticesinde genç kızların intihar ettiği bir binada arkadaşı Maya’yı umutsuzca arayan Anita, bir yandan kendini zihinsel olarak tükenmiş hissederken, diğer yandan peşindeki canavardan kaçmaya çalışıyor. Silent Hill serisinin ünlü Piramit Kafa’sını aratmayan bu canavar fazlasıyla ürkütücüyken, Anita’nın ise elinden kaçmaktan başka bir şey gelmiyor -ki bu anlarda kendinizi ekran başında, gerçekten ardınıza bakmadan soluksuz koşarken buluyorsunuz.

Buraya kadar her şey güzel, özellikle yaratılan atmosferle oldukça güçlü bir oyun olmuş Silent Hill: The Short Message, ancak oyunun elbette eksileri de var. Dediğimiz gibi oyunun mesaj kaygısı bir tık fazla kaçmış olabilir. Bu değilse bile peşimizdeki -ne olduğunu söylemek istemediğimiz- yaratıktan kaçtığımız sahnelerin tekrara düşüyor olması bir yerden sonra işi monotonlaştırabiliyor. Özellikle ortalama 2 saat gibi kısa bir süre için bunun hissediliyor olması pratikte oyunun en büyük eksisi oluyor. Buna katkıda bulunan bir diğer nokta ise Anita’nın telefonuna gelen mesajlar. İlk başlarda değilse bile, sonrasındaki durağanlık Silent Hill: The Short Message’ın önündeki handikaplar.

Sonuç

Uzun lafın kısası, Silent Hill: The Short Message, Silent Hill 2 için gerilim dolu bir ısınma turu olmuş. Bir P.T. kesinlikle değil, fakat özlenen Silent Hill dünyası adına iyi bir tat bırakıyor. Ücretsiz olması da en güzel yanı; bir cuma gecesi gerilim dolu geçecek 2 saat için önünüzde hiçbir engel yok. Şimdi oynamayacak olsanız bile kütüphanenize eklemeniz için güzel fırsat.

CHIP Notu: 77

KÜNYE

Yayıncı: Konami Digital Entertainment
Geliştirici: HexaDrive
Tür: Korku
Platform: PS5
Web: store.playstation.com