Google'ın gerçek YouTube stratejisi

Google sürekli zarar yazan YouTube ile ne yapacak? Planlarda ne var? Cevapları araştırdık...

Google'ın YouTube planları

YouTube'un zararı ve bunu Google'ın ne kadar süre karşılayacağı konusunda devam eden bir tartışma var. YouTube'un gittikçe artan trafiği ve depoladığı video miktar, üstüne üstelik HD yayın seçeneğinin eklenmesiyle artan dosya boyutları da bu tartışmanın bir parçası. Credit Suisse'nin tahmin ettiği rakamlar oldukça yüksek. Brough Turner analizleri eleştirirken RampRate iddiaların gerçek olmadığına güçlü bir şekilde inanıyor.

Tartışma sadece YouTube üzerine yoğunlaşırken, YouTube'un Google'a bulunduğu yan katkılar dikkate alınmıyor. Google, YouTube'un hisselerinin büyük çoğunluğunu elinde tutuyor ve internet endüstrisinde gittikçe artan bir payı söz konusu. YouTube'un masrafları ne kadar büyük olursa olsun Google'ın internet genelinde kazançlarına önemli bir katkısı söz konusu. Ama nasıl?

Madde madde yararlar...

Madde madde yararlar...
YouTube'un getirisi rakamlardan daha fazlası...

YouTube karı dolaylı yollardan Google'a yönlendiren bir yatırım.
Google bu karı gözlerden uzak tutmayı başarıyor.
İşte Google'ın YouTube'a sahip olarak kazandıkları:

1. YouTube online video piyasasında önemli bir pay sahibi. Bu sektör gittikçe büyüyor ve daha fazla para çekiyor. İnternette videonun pasta payı gittikçe büyüyor. Özellikle pazarlama söz konusu olduğunda YouTube'un önemi daha da büyüyor. Bu özellikle Amerika için önemli. YouTube'un İngiltere'deki rakibi Hulu reklamlarla besleniyor. Yine İngiltere'de BBC iPlayer önemli bir yer tutuyor ve masrafları devlet tarafından, vergi mükellefleri üzerinden karşılanıyor.

2. YouTube, Google'a meta-data kazandırıyor. Bu diğer Google hizmetleriyle birlikte değerini arttırıyor.

3. YouTube trafiği, Google'ı network tasarımı açısından güçlendiriyor. Özellikle de ağ tasarımı üzerindeki geliştirmeler için yol gösteriyor.

4. YouTube giderleri büyük olasılıkla Google'ın toplam harcamalarının küçük bir kısmını oluşturuyor. Yan yararları da toplam maliyeti düşürüyor.

5. YouTube, özellikle de telif hakları dünyasında Google'ı anahtar bir role yerleştiriyor....

Kısaca özetlediğimiz bu maddeleri makalenin geri kalanında detaylı bir şekilde bulacaksınız. Özellikle de makalenin sonlarına doğru Google'ın geleceğe yönelik bazı şaşırtıcı planları olabileceğini, henüz bunları planlamadığını varsaysak bile masadaki seçenekler oldukça ilginç... Kimileri için muhteşem, kimileri için korkunç ihtimaller söz konusu.

İnternette videonun payı küçük ama büyüyor

İnternette videonun payı küçük ama büyüyor
Videolardaki reklam miktarı da izlenmeyle birlikte artacak

İnsanların internette harcadığı zaman artıyor, bilgiye, özellikle de güncel bilgiye hızlı bir şekilde ulaşmakta internet en önemli araç haline geldi. Büyük resme bakıldığında reklamda internetin payı gün geçtikçe büyüyor. İlgi çekici içeriğin de reklamcılar için önemi büyük.

Google'ın da internetteki payı büyük, arama motoru olarak internetteki dev payının üzerine YouTube gibi bir video içerik devinin de hisselerinin çoğunluğuna sahip. İşte bu yüzden video izlemelerinin hemen paraya dönüşmemesi Google için o kadar büyük bir sorun değil. Artan internet reklamı pastasındaki payını arttırmak Google için en önemli hedef.

Amerika'da internet üzerinden video izleme oranı çok ciddi bir yükseliş kaydetti. Amerika'daki internet kullanıcılarının yüzde 78.6'sı online video izledi. Ortalama bir online video izleyicisi 385 dakika yani 6.4 saat video izledi.

Google'ın da online reklam pastasındaki payı YouTube'un da katkılarıyla yükselmeye devam ediyor.

Peki reklam gelirlerine YouTube'un katkısının boyutu ne oldu? Rakamlar neydi? İşte bunları Google kesinlikle yayınlamıyor. Credit Suisse analizlerine göre YouTube'un 2008 reklam gelirleri 200 milyon dolar civarındaydı ve YouTube 470 milyon dolar zarar etmişti. Elbette Credit Suisse'nin analizlerinin gerçeğe ne derece yaklaştığını bilemiyoruz. IAB/PWC verilerine göre video reklamlarının bütün internet pazarı içerisindeki payı sadece yüzde 3.

Gizli bir sosyal ağ!

Gizli bir sosyal ağ!
YouTube kullanıcı hesapları sadık bir kitle oluşturuyor

Google'ın YouTube'a sahip olmasının tartışılan faydalarından biri de YouTube'un sadece video yayını yapmaktan öteye geçmesi oldu. YouTube kişisel yayın yapılan, videoların paylaşıldığı, yorumlar ve cevap olarak yayınlanan yeni videolarla oldukça etkileşimli bir ağ. Hatta YouTube için bir sosyal ağ bile denebilir. İnternet televizyonu olmanın ötesinde, blogların ötesinde YouTube'un geleceğe yönelik önemi burada yatıyor. Bir sosyal ağ olarak ele alındığında önemi büyüyor. YouTube'daki milyonlarca kullanıcı hesabı olduğunu göz ardı etmemek gerekiyor. Yani oldukça büyük bir sosyal ağ ve hesabı olan kullanıcılar devamlı trafik sağlıyor. Paylaşılan YouTube videoları da başka sosyal paylaşım platformlarından YouTube'a devamlı trafik akıtıyor ve internet aramalarında her alanda öne çıkan bir platform olmasına büyük katkıda bulunuyor.

Elbette içerdiği dev meta-data'nın paraya dönüştürüldüğünü söylemek zor. Bundan daha önce de bahsetmiştik, video içerik paylaşmak bant genişliği ve genel maliyetler açısından internette geri kalan her türlü içerik paylaşımından çok daha pahalıya mal oluyor. Ancak YouTube'un faydalarına geri dönelim. YouTube kullanıcı alışkanlıklarının anlaşılmasında çok büyük bir öneme sahip.

Buradan öğrenilen dersler Google için çok kıymetli ve Google'ın reklam motorunun optimize edilmesine büyük katkıda bulunuyor. Daha önce yaptığımız haberlerde de söylediğimiz üzere, internet reklamcılığında üzerinde en çok durulan konulardan bir tanesi kullanıcıya özel, tüketicinin özel ihtiyaçlarını hedef alan reklamcılık.

Kullanıcıları takip imkanı

Kullanıcıları takip imkanı
Reklamcılar için veri hayati önem taşıyor

Kullanıcı alışkanlıklarının araştırılıp keşfedilmesi, kişiye özel reklam sunabilmek için çok önemli. Kişiye özel reklam demek, reklam verenin hedef kitlesine ulaşması demek. Günümüzde hedef kitlelere ulaşmanın en iyi yolu tüketicilere hitap eden konulara ağırlık veren özelleşmiş internet sitelerine reklam vermek şeklinde.

Günümüzde halen Google reklamlarının ne derece hedefi tutturduğu oldukça tartışılır bir konu. Büyün analizler yapılmasına, büyük paralar harcanmasına karşın halen hedefi 12'den vuramıyor bu reklamlar. Halen be daha birkaç sene daha doğru müşteriye reklam vermek için ilgili konuda yayın yapan profesyonel sitelere reklam vermek daha etkili bir yöntem.

Reklam ajansları, portföylerini çeşitli konularda yayınlara bölerek gelen reklamları etkili bir şekilde dağıtıyorlar. Henüz hepsi basılı yayıncılıktan internet reklamcılığına geçişi anlayabilmiş değil ancak öğreniyorlar.

Google'ın meta-data kullanarak doğru müşteriye doğru reklam göstermekteki en büyük rakibi de bu hızlı öğrenen, çok esnek düşünme yeteneğine sahip reklam ajansları olacak. İşte bu yüzden YouTube zarar da etse, internet reklamcılığında gelişmek, reklam motorunu optimize etmek için Google'ın veriye ihtiyacı var.

YouTube'un gerçek muhasebesi

YouTube'un gerçek muhasebesi
İş dünyasında kimse dolaylı ya da dolaysız para kazandırmayacak bir işe el atmaz

İnternet ekonomisinin en önemli kalemlerinden biri sunulan sayfanın ya da video'nun maliyetini mümkün olduğunca düşük tutmaktır. YouTube'un en önemli gider kalemlerini işlem gücü ve bant genişliği oluşturuyor. Google'ın taktiği altyapı kurmaya gittikçe daha fazla para harcamak. Bu sayede Google gittikçe artan trafiğinin altyapısını kendi sağlıyor ve uzun vadede maliyetleri düşürüyor.

YouTube'daki bir diğer önemli gider kalemini de içeriğin maliyeti oluşturuyor. Kullanıcıların yüklediği içerik ücretsiz olabilir ama bu içeriğin araklandığı devlerin telif hakları bedava değil. Google üçüncü parti firmalara reklam gelirlerinin başarısı oranında ödeme yaparak bu maliyeti ve en önemlisi riski düşürüyor. Yayıncılara sunulan Adsense programının temel taşını işte bu anlayış oluşturuyor. Ne yazık ki video içerik endüstrisi buna alışık değil ve bu durum YouTube ile içerin telif hakkını elinde bulunduranlar arasında büyük bir sürtüşme kaynağı oluyor. İçerik konusuna makalenin sonlarında daha detaylı değineceğiz.

Google'ın dünya çapındaki gelirleri 11.2 milyar dolardan sadece iki yıl içerisinde 21.8 milyar dolara çıktı. Bu YouTube'u 1.8 milyar dolara satın aldığı süredeki gelir artışı, YouTube 470 milyon dolar zarar etmiş çok mu? Elbette tekrar bu gelir yükselişinde YouTube'un payının ne olduğunun henüz ölçülemediğini, Google'ın bilse de açıklamadığını hatırlatalım. Bu kadar paranın kolay kazanılmadığını, işletme giderlerinin de 4.3 milyar dolardan 7.9 milyar dolara çıktığını belirtelim.

Google-Microsoft savaşı

Google-Microsoft savaşı
İki dev her alanda çarpışıyor

Google'ın muhasebesini rakiplerinin taklit etmesi çok zor. Çünkü Google, Microsoft gibi geleneksel şirket yapısına sahip değil. Microsoft gibi dev yabancı şirketler de bizim yerli şirketlerin kolay kolay taklit edebileceği bir muhasebeye sahip değil.

Durumu basitçe özetlemek gerekirse bir Türk yatırımcısı kriz ortamının getirdiği değişimler dolayısıyla hayatta kalabilmek için hemen para kazandıran yatırımlar yapmak istiyor. Bu yüzden genellikle ranta yöneliyor. Oysa yabancı yatırımcılar 5 sene zarar etmeyi, cepten para harcamayı göze alarak Pazar paylarını arttırmaya çalışıyorlar. Uzun vadede Türk yatırımcısının hayal edemeyeceği kadar büyük paralar kazanıyorlar. Bunun en basit ve en bilindik örneği Bill Gates'in korsan Windows'a yaygınlaşana kadar göz yummasıdır.

Özetle: yaygınlaşana kadar dişini sık, sonra para kazan! Google bunun çok daha ileri bir türünü uyguluyor. Microsoft'un bile kolay kolay sırtlanmak istemeyeceği zarar eden yatırımlara girişiyor ve bunlardan çok garip faydalar sağlıyor. İşte YouTube'dan elde edilen meta-data bunun en güzel örneği. Ve bu yüzden bir Türk yatırımcı için işini bilen, zararı sırtlanan yabancı bir yatırımcı ne kadar büyük bir tehdit ise, Microsoft için Google da bu kadar büyük bir tehdit.

Microsoft da hemen hemen her alanda Google'a rakip işlere girişerek ve ciddi bir maliyet yüklenerek, Google'ın farklı düşünce ve stratejisinin arayı açmasına göz yummuyor. Google kendi başına bırakılırsa bütün internet piyasasını ele geçirebilecek kadar zeki bir rakip. Kırk yerden zarar da etse online reklamdan kazandığı milyar dolarlarla kendini ve yan girişimlerini finanse etmeye devam edebiliyor. İşe uyanan Microsoft da işletim sisteminden ve ofis yazılımlarından gelirleri hali hazırda devam ederken bu piyasadan pay almak, geleceğini garantilemek istiyor. Yahoo'yu satın almak istedi ancak olmadı, şimdi Bing üzerinden bir ortaklık yürütüyor. Google-Microsoft rekabetinden daha fazla detay siziilerleyen sayfalarda bekliyor...

Bant Genişliği denklemi

Bant Genişliği denklemi
Google kendi işini kendisi görüyor, bu yüzden de ensesi kalın

Google'ın video içerik aktarım maliyetini sıfıra indirebileceği iddia edilebilir. Dünya çapında çalışan hizmet sağlayıcılar bu derece büyük bir internet trafiğinin yegane sağlayıcısı olmak için can atacaktır. Yerel internet servis sağlayıcıları da maliyet konusunda sıkıştıracak ve üzerinden para kazanacak güce sahipler.

Bu derece büyük bir iş modelini hayata geçirmenin politik maliyeti ise Google için gerçekten ağır olur. Her şeyden önce Microsoft'un elini ayağını bağlayan anti-tekel davaları en büyük engeli oluşturacaktır.

Bu tür engelleri gözardı eder ve olabilece üzerinde düşünürsek durum aslında çok ilginç. İnternet kullanıcıları video izlemek istiyor ve internet servis sağlayıcılar kullanıcılara internet paketi satmak için içeriğe ihtiyaç duyuyor. Daha hızlı bir bağlantı için daha fazla para almak isteyen servis sağlayıcılar Google tarafından, YouTube tarafından sıkıştırılırlarsa boyun eğmek zorunda kalırlar.

Böyle bir durumda bu tür hizmetlere ve içeriğe erişemeyen kullanıcılar farklı servis sağlayıcılara yönelebilirler ve hatta dev protestolar yapabilirler. Ancak dediğimiz gibi Google'a insanların bakışı bu durumda hiç de iyi olmaz. Kaldı ki rakiplere gün doğar.

Sonuçta Google YouTube'u tekel bir televizyon kanalına çevirmek istemiyor. Altyapı olarak da veri aktarımında tek bir global firmaya odaklanmak yerine yükü dağıtmayı yeğliyor.

Ne Google'ın veri merkezleri ne de bunları yerel internet merkezlerine bağlamak da hiç de ucuza mal olmuyor. Büyük ve devamlı yatırımlar gerekiyor. Google işi devretmeyip kendi yüklenerek maliyet sırtlanmasına karşın işin düzgün yapıldığından ve istikrarından emin oluyor. Google gelirleri için de istikrar büyük önem arz ediyor. Google'ın altyapı yatırımlarının detaylarıyla devam ediyoruz...

Veriyi kullanıcıya yaklaştırmak...

Veriyi kullanıcıya yaklaştırmak...
Akamai gibi altyapıya ağırlık veren şirketler maliyetlerini düşürüyor

Google'ın daha yeni bir taktiği ise internet servis sağlayıcıların ağlarında uç-ön bellek sunucuları kurmak. Bu sayede hizmet kullanıcılara yaklaştırılarak veri aktarım hızı yükseltiliyor. Daha önce Akamai'nin yaptığı gibi Google kendi içeriğini kendisi dağıtmak için altyapıyı geliştiriyor. Google'ın kurduğu sistemler henüz kendi iç kullanımı için, doğrudan son kullanıcıya ulaşmıyor ama önemli.

Özellikle medya Google'ın sisteminden pek memnun değil. Trafiğinin çoğu için Akamai'yi kullanan BBC'nin maliyetleri değişken. Google'ın maliyetleri ise sabit. Google çapında bant genişliği kullanan pek fazla firma yok ve maliyetler açısından rekabet edebilecek olan firma da sayılı. YouTube bir başkasının elinde olsa 470 milyon dolardan çok daha fazla zarar edeceği neredeyse kesin, çünkü bant genişliği çok daha pahalıya mal olacaktır.

İnternette videoya dönersek gerçekten de paraya dönüştürmesi zor bir iş. Çünkü korsan içerik çok yaygın. En son filmleri, müzik kliplerini internetten korsan olarak indirmek mümkün. Haliyle bedavası dururken kimse internet üzerinden video izlemek için ek bir ücret ödemek istemez. Hatta televizyon kanallarının eski dizileri ve programları da internete yüklenince içerik oldukça zengin bir hal alıyor. Korsan olduğu için de ücretsiz kalmaya devam ediyor.

Kimse ücret ödemediği için şimdilik video gösteriminden ancak reklamlarla para kazanılabiliyor. Ancak internet reklamları henüz oldukça ucuz olduğundan, medyanın üretilmesinin maliyetini geçelim, gösterilirken harcanan bant genişliğinin maliyetini bile karşılamayabiliyor. YouTube şimdi reklam gösterimlerinin yer aldığı videoların oranını arttırmaya çalışıyor.

Eninde sonunda YouTube'a güçlü rakipler çıkacak ama arkasında Google olan YouTube'un düşük maliyetlerine sahip olmaları ve eşit şartlarda rekabet edebilmeleri çok zor.
Google'ın stratejisi genel olarak her şeyin kontrolünde olmak. Çok az işi dışarıya devretmek, bunda da riski yüksek işleri yeğlemek. Her işte büyük çaplı olmayı başaran Google, bu büyüklük sayesinde el attığı her işte avantajlı konuma geçiyor.

Tabii ki işler böyle giderse Microsoft kendi kapattığı video hizmetinin yerine güçlü bir video sitesiyle anlaşma yapabilir. Yahoo ile arama motoru işindeki ortaklığını farklı alanlarda, farklı ortaklarla kurabilir ve biz de tam Microsoft online video işinden çekildi derken iki rakibi bu alanda göğüs göğse çarpışırken bulabiliriz.

Google, YouTube ile dünyayı değiştirebilir

Google, YouTube ile dünyayı değiştirebilir
YouTube dünyanın en büyük medya kuruluşu olabilir

Google'ın pazarlık gücünü daha da arttırmanın yolu var. Eğer Google içeriğin telif haklarına da sahip olsaydı ya da telif haklarını toplayıp payını aldıktan sonra hak sahiplerine dağıtsaydı hem çok daha büyük kontrol sahibi olurdu, hem de çok daha fazla para kazanırdı.

Büyük plak şirketlerinin ve yayınevlerinin yerini gelecekte Google'ın aldığı bir dünya ile karşılaşırdık. Yakın zamanda Google Boks ile karşılaştık ve bu bizlere Google'ın çok daha fazlasında gözü olduğunu gösterdi. Google ileride aracıları aradan çıkartarak internet üzerinde direkt satış yapan veya gösterim karşılığı reklam pastasından telif hakkı dağıtan bir dağıtıcı haline gelebilir. Her işi kendisi yapabiliyorken bir de aracılarla niye uğraşsın ki? Kaldı ki böylesi içerik üreten küçük sanatçıların da işine gelir.

Bir zamanlar insanlar albüm çıkartmak için pak şirketlerine mahkumdu. Artık internetten kendilerini duyurabiliyorlar, üstüne baskı olmadan dağıtım olmadan para da kazanabilirler. Korsana yasak koydurtmaya çalışan yapım şirketleri yasal alternatif sunmayı başaramadıkları için böylece tarihin tozlu sayfalarına karışır. Değişmeyen ölür...

Esas merak edilen gelecekte ücretli internet TV tutunabilir mi? Az evvel anlattığımız korsan içerik Google gibi devlerin YouTube üzerinden yasal alternatif sunmasıyla birlikte gerçekten sağlam bir denetimle yasaklanabilir mi?

Yasaklanmasa bile kullanıcılar korsanla uğraşmak yerine uygun fiyatlı yasal seçeneklere ne derece yönelir? İşte bunları bekleyip göreceğiz. Google gibi bir dev sadece YouTube değil de kitap, müzik, yazılım gibi her türlü yaygın korsan içeriğin yasal dağıtıcılığına soyunursa ileride dünya kültür pazarının tamamına yakınını elinde tutabilir. Yok, eğer telif hakları ve yasal satışı beceremezse de bir reklam devi olarak yine dünyanın bütün kültür içeriği üzerinde söz sahibi olabilir.

Önümüzdeki birkaç yılda olan olaylar sadece Google'ın YouTube'dan para kazanıp kazanmamasını değil, bütün dünya medyasının geleceğini şekillendirebilir.

Okuyucu Yorumları